| Şimdi iki gizli hayat arasında hokkabazlık yapıyorum. Biri Lisede,diğeri de moda dünyasında. | Open Subtitles | الآن أقود حياتين سريتان ، واحدة فى الثانوية ، و واحدة فى الموضة |
| Lisede yerimi biliyordum. Tamam, o zaman kibirliydim. | Open Subtitles | فى الثانوية, كنت أعلم أن مكانى كان متغطرس |
| Lise yıllarında oynamak için o kadar ısrar etmenden sonra mı? | Open Subtitles | بعد أن ترجيتنى كل هذه السنوات فى الثانوية لتلعب معنا؟ |
| Böyle yaşlı aktörlerin Lise çağındakileri canlandırdıklarını çok görmüşsündür. | Open Subtitles | انت ترى كم عمر الممثلين الذين يمثلون دورا فى الثانوية |
| Lisedeyken altımızda bu olmalıydı. | Open Subtitles | كان يجب ان يكون لدينا من هذه السيارة فى الثانوية |
| Hayır, Lisedeyken sporla ilgilenmemiştim. | Open Subtitles | لا ، فى الحقيقة لم العب الرياضة فى الثانوية |
| Liseli çocukların "Kediler" oyununu sahneye koymalarını beklemeyi tercih ederim. Nereye uygun olduğumu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أو أشاهد منتجات صف فى الثانوية من القططهل أدركتى الوضع ؟ |
| Liseye başlayalı 22 saniye oldu ve sosyal hayatım daha şimdiden bitti. | Open Subtitles | اثنان وعشرون ثانية فى الثانوية العامة أصبحت حياتى داخلية منتهية |
| Elimde, Nathan'ın liseden Gilmore'dan ve Maryland'dan görüntüleri var. | Open Subtitles | لقد احضرت احد فيديوهات نايثان فى الثانوية وفيديو من جيلمور , وفيديو من ميريلاند |
| Lisede bir kadınla yapmıştım, sonra onunla evlenmeye söz verdim. | Open Subtitles | لم أقم بالأجتماع مع أمرأة منذ كنا فى الثانوية وقد وعدت أحدهم بأن أتزوجها |
| Lisede notlarım iyiydi._BAR_ Liberty'ye gitmek zorunda değildim. | Open Subtitles | درجاتى كانت عالية فى الثانوية و لم أكن مضطر للذهاب هناك |
| Lisede çılgın bir sevgilim vardı. Üstelik scooter sürüyordum. | Open Subtitles | هراء, لقد حصلت على فتيات جميلات فى الثانوية و كنت أقود خردة |
| Onu Lisede kızlardan dayak yerken keşfetti. | Open Subtitles | لقد أخترعتها فى الثانوية عندما كانت الفتيات تضربة |
| 1975' de annem Lise de bile değilmiş. | Open Subtitles | فى 1975, لربما امى لم تكن حتى فى الثانوية. |
| Lise mezuniyet balosunda damımdı, bu sabah ona gülüyorduk. | Open Subtitles | لقد كانت خليلتى فى الثانوية لقد كنا نضحك على هذا فى الصباح |
| Biliyorsun, Lisedeyken aynı şeyi benim ailem de yapmıştı. | Open Subtitles | فأنت تعرفين ، أن أبوى فعلوا معي نفس الشيء عندما كنت فى الثانوية |
| Ben amcaların Tae San, Jeong Rok, ve Yoon'la Lisedeyken tanıştım. | Open Subtitles | قابلت أعمامك، إم تاي سان و جيونغ روك، و يون فى الثانوية. |
| Yo Na, Liseli olarak araba sürebilecek misin sence? | Open Subtitles | يا ، يونا كطالبة فى الثانوية هل تعتقدين انه يمكنكِ تولى امر القيادة ؟ |
| O Liseli bir çocuk değil, 200 yıl önce burada yaşamış bir tarikat lideri ve eğer... | Open Subtitles | اجل, انه ليس تلميذ فى الثانوية انه قائد قبيلة منذ 200 عاما مضوا محال! |
| Sen o kızı saplantı haline getirdin. Hatta liseden beri aynısın. | Open Subtitles | أنت مهووس بهذه الفتاة أنت مهووس بها منذ أن كنا فى الثانوية |