| Şu an bodrumda. | Open Subtitles | إنه فى السرداب. |
| Şu an bodrumda. | Open Subtitles | إنه فى السرداب |
| Sydney banka kasasındayken Cenevre'den başka bir yerle daha bağlantı yapılmış. | Open Subtitles | بينما كانت سيدنى فى السرداب, كان هناك إرسال الى خارج جنيف. |
| Sydney banka kasasındayken Cenevre'den başka bir yerle daha bağlantı yapılmış. | Open Subtitles | بينما كانت سيدنى فى السرداب,كان هناك إرسال الى خارج جنيف. |
| Isolde, Tristan'ı Roma yıkıntılarının altına yatırıp mezarına iki söğüt dikti sonsuza dek birbirlerine sarıldılar sonra kayboldular. | Open Subtitles | قامت إيسولد بدفن تريستان " فى السرداب الرومانىّ وزرعت حول قبره نبات صفصاف السحاب , الذى نمى وتشابك الى الأبد ... ثُمّ إختفت |
| Isolde, Tristan'ı Roma yıkıntılarının altına yatırıp mezarına iki söğüt dikti sonsuza dek birbirlerine sarıldılar sonra kayboldular. | Open Subtitles | "قامت إيسولد بدفن تريستان فى السرداب الرومانىّ وزرعت حول قبره نبات صفصاف السحاب , الذى نمى وتشابك الى الأبد ... ثُمّ إختفت |
| Bu adam, Atticus Aldrich 1934'te üç kızını da bodrum katında öldürmüş. | Open Subtitles | هذا الرجل هو "أتيكاس الدريتش قتل بناته الثلاث فى السرداب فى عام 1934 |
| Bu şey Jessica'nın annesiyle birlikte bodrum katında. | Open Subtitles | (هذا الشىء فى السرداب مع أم (جيسكا |
| - bodrum katında. | Open Subtitles | فى السرداب |