| Onu gecenin bir yarısı uyandırırsak kızacaktır. | Open Subtitles | إذا أيقظناه فى منتصف الليل فسيكون عصيباً |
| Baba, ta çocukluğumdan beri karanlıktan korkup gecenin bir yarısı uyanırım; | Open Subtitles | يا أبى ، منذ أن كنت طفلة كنت أستيقظ فى منتصف الليل خائفة من الظلام |
| gecenin bir yarısı korkarsan çığlık at, hemen yanında bitiveririm. | Open Subtitles | و إذا أزعجك أى شئ فى منتصف الليل أصرخى فقط و سأكون بالأعلى فى وهله أقوم بالركل |
| Bunu yerine getirmek maalesef benim görevim bu gece yarısı. | Open Subtitles | لسوء الحظ مهمتى هى القيام بذلك الليلة فى منتصف الليل |
| gece yarısı havuza girmeye ne demeli? | Open Subtitles | ماذا عن الغوص فى حوض السباحة فى منتصف الليل ؟ |
| Gecenin bir yarısında buraya gizlice gelmen babanın hiç hoşuna gitmez. | Open Subtitles | لا أظن أن والدك سيسر بمجيئك إلى هنا فى منتصف الليل |
| gecenin bir yarısı cama vurdu, ve bana hiçbir şey söylemeden gittiler. | Open Subtitles | رجل جامد الملامح برجل خشبيه كثيرا ما ينقر على شباكنا فى منتصف الليل |
| Ben sadece çok kıskandım, karısı gecenin bir yarısı evden giden, bir koca ne yapabilirdi? | Open Subtitles | إنها الغيرة أنا أقصد, أه, ما الذى يظنه الرجل عندما تخرج زوجته فى منتصف الليل ؟ |
| Bu şeyler olduğunda, gecenin bir yarısı, ve ben ortalarda yokum. | Open Subtitles | ...يحدث هذا فى منتصف الليل مع مرور الوقت أكون خارج الموضوع |
| Sonra gecenin bir yarısı erkek yurduna girdik ve oğlanlara striptiz yaptık. | Open Subtitles | و بمجرد ان تسحبنا الى مدرسة الصبيان فى منتصف الليل قمنا بعرض اثارى بصحبة عدد من اصدقائى للشباب |
| Çok komik, gecenin bir yarısı tuvalete kalktım. | Open Subtitles | شئ ظريف ، فقد استيقظت فى منتصف الليل لأستخدم الحمام |
| gecenin bir yarısı asfaltı bitirdi ve bana buraya gelmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد ترك العمل وآتى إلى فى منتصف الليل وقام بسؤالى إذا كان فى إمكانه أن يأتى إلى هنا |
| Bu bize araştırma zamanı verir ve gece yarısı eve dönmüş oluruz. | Open Subtitles | هذا سيعطينا الوقت لان نستكشف ونعود الى البيت فى منتصف الليل. |
| Gizlice bu telefonuna ulaşacağım ve gece yarısı seni arayıp detayları vereceğim, tamam mı? | Open Subtitles | والإتصال بكى فى منتصف الليل وسأخبرك بالتفاصيل ، حسنا؟ |
| Çocuklar? gece yarısı size haber vermeden oraya gideceği, mantıklı mı? | Open Subtitles | هل كانت ستذهب إلى هناك فى منتصف الليل دون أن تتصل بكما ؟ |
| gece yarısı bir hayli uzayabilir. | Open Subtitles | بالمثل فى منتصف الليل سيكون من الافضل انهاء ليله طويله |
| Bildiğim diğer şey dadım gece yarısı beni uyandırıp uçaklarının kaza yaptığını söyledi. | Open Subtitles | -و الشىء الثانى أعرفه -مربيتى أيقظتنى فى منتصف الليل -لتخبرنى أن الطائره تحطمت |
| Bu yüzden bir gece yarısı ölüp gidersek, kendi başınasın. | Open Subtitles | لذا اذا رحلنا فى منتصف الليل أنت مع نفسك |
| Toz olup gittiler, Gecenin bir yarısında. Öyle hızlı ki patinaj izleri bile bıraktılar. | Open Subtitles | أخلوا المكان فى منتصف الليل بسرعة وتركوا شروخ |
| En son geceyarısı civarında kız arkadaşıyla kulüpten ayrılırken görülmüş. | Open Subtitles | آخر مره شوهد يغادر الملهى فى منتصف الليل مع صديقته |
| Dert etme. Emily telefonun gecenin yarısı çalmasına alışık. | Open Subtitles | ايميلى اعتادت على أجراس التليفونات فى منتصف الليل |
| Her akşam gece yarısında Bay Lynch onu arıyor. | Open Subtitles | كل ليلة فى منتصف الليل يقوم السيد لينش بالأتصال به |
| Bence bu onun için iyi olmaz, Gecenin ortasında etrafta gezmek. | Open Subtitles | انا لا اعتقد انه فكره صائبه ان تتجول فى منتصف الليل |