| Arnavutluk'ta açlık çekmektense, İtalya'da bulaşıkçılık iyidir. | Open Subtitles | غسال صحون في إيطاليا أفضل من الجوع في ألبانيا |
| Biz eve döndüklerini duymuştuk. Arnavutluk'ta trenlerin yönü değiştirilmiş. | Open Subtitles | لقد سمعنا بأنّهم رجعوا لبيوتهم لقد حُوّلت القطارات في ألبانيا |
| Mühimmat beş para etmezdi ve Doğu Avrupa'nın dört bir yanından yeni tedarikçiler bulmak için Arnavutluk'ta tıkılı kalmıştım. | Open Subtitles | وكنتُ عالقاً في ألبانيا مُحاولاً إيجاد مُمولين جدد مِن كافة أنحاء أوروبا الشرقية |
| Arnavutluk'taki savaş hakkında bir son dakika özel haberi. | Open Subtitles | هذة أجبار عاجلة, تقرير خاص .عن الحرب في ألبانيا |
| Hem antiviraller hem de bir araştırma merkezinden insan gribi virüsü içeren bir sevkiyat Albany'deki bir laboratuvara yönlendirilmiş. | Open Subtitles | كلا المضادات و الشحنة من فيروس بشري ، من منشأة للأبحاث تم تغيير مساره في ألبانيا ومن حينها أقفل المكان |
| Schumann, Arnavutluk'tan güvenli bir şekilde kurtarılmasının ardından bugün Amerikan topraklarına dönecekti. | Open Subtitles | شومان كان سيعود . .. إلى الأراضي الأمريكية اليوم .بعد أن تم إنقاذه في ألبانيا... |
| Arnavutluk'ta doğup büyümüş gibi görünüyor. | Open Subtitles | تبدو كأنها ولدت وترعرعت في ألبانيا |
| Arnavutluk'ta hiç nükleer aygıt yok. | Open Subtitles | ليس هناك معدات نووية في ألبانيا |
| "Arnavutluk'ta yendiğimiz bir millete teslim olmayı reddediyoruz..." | Open Subtitles | "نرفض الإستسلام إلى الأمة التي قمنا بهزيمتها في ألبانيا |
| Dostum, Arnavutluk'ta sekiz lanet hafta. | Open Subtitles | ثمانية أسابيع لعينة في ألبانيا |
| Arnavutluk'ta olanlardan dolayı özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعتذر لك بشأن ما حدث في ألبانيا |
| Geçen sene sonu--geçen sene kasım ayında-- Meksika körfezindeki muhbirlikteki gibi çok büyük olmasa da Arnavutluk'ta da bir seri bilgi sızdırıldı. | TED | في أواخر العام الماضى -- في نوفمبر العام الماضي -- كان هناك سلسلة من الإنفجارات في ألبانيا مثل التي حدثت في خليج المكسيك , لكنها ليست بنفس ضخامة تلك في خليج المكسيك. |
| - Arnavutluk'ta çok popülerdir. | Open Subtitles | - لديها شعبية كبيرة في ألبانيا |
| Arnavutluk'ta başından geçirdikleri. | Open Subtitles | .ما مر به في ألبانيا |
| Biliyor musun, Charmaine dedi ki, Arnavutluk'ta tüm ailesi yağ değişimi için sırada beklerken yapılan bir bombalı saldırıda ölmüş. | Open Subtitles | أوتدرون؟ قالت لـ(شارمين) أنها في "ألبانيا" نُسفت عائلتها بالكامل وهي تنتظر تغيير الزيت! |
| Arnavutluk'taki savaşa katılın. | Open Subtitles | إنضمّوا للحرب في ألبانيا كافحوا من أجل أمهاتكم |
| Sanırım Arnavutluk'taki elçilik bombalama olayının ardından; gözlüğünü çıkartıp saçlarını ağartma yolunu seçmişsin. | Open Subtitles | "أعتقد بعد تفجيرك للسفارة في "ألبانيا تخلت عن النظارة وصبغة شعرك |
| Arnavutluk'taki şoförüm kayıplara karıştı. | Open Subtitles | لقد فُقدَ سائقي في ألبانيا |
| Albany'deki bir fabrikayla bağlantılı çıktı. | Open Subtitles | إنها تابعة لمصنع في ألبانيا |
| Henry'nin Arnavutluk'tan tanıdıkları var. | Open Subtitles | (هنري) لديه معارفُ في ألبانيا |