ve hayatının sonuna kadar aşık kaldıklarını. | Open Subtitles | وهم بَقوا في الحبِّ حتى اليومِ الذي ماتوا. |
Sonsuza kadar aşık kalabiliyorlar. | Open Subtitles | هم يُمْكِنُ أَنْ يَبْقوا في الحبِّ إلى الأبد. |
Kim sana bir kez aşık olunacağını söyledi? | Open Subtitles | و من قال أنَّه يمكنك الوقوع في الحبِّ مرةً واحدة فقط؟ |
Bak, seni tam olarak tanımadığımı biliyorum ama senin çok kolay aşık olan biri olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | اسمع، أعلمُ أنّي لستُ أعرفك كثيراً، ولكنني أشعر أنّكَ من بين الرّجال الّذين يقعون في الحبِّ بسهولة. |
Pekala, sana aşık olduğum için affet beni. | Open Subtitles | حسناً، سامحيني على الوقوع في الحبِّ. |
Yani, çok mu hızlı aşık oluyorum? | Open Subtitles | أعني، هل أقع في الحبِّ بسرعة؟ |
aşık olmuştum. | Open Subtitles | وقعتُ في الحبِّ... |