| onu bulmama yardım etmelisin. Lütfen, bulmama yardım et. | Open Subtitles | أريدك أن تساعديني في العثور عليه من فضلك ساعديني |
| Eğer onu bulmama yardım edersen, öğrenebilirim. | Open Subtitles | إذا ساعدتني في العثور عليه .. فسيمكنني كشف ذلك |
| Yalan makinemizin analizleri onu bulmamıza yardım edebilecek bir şeyler sakladığını söylüyor. | Open Subtitles | وتحليل كشف الكذب يؤكد أنك تخفي شيئاً ربما يساعدنا في العثور عليه |
| onu bulmak için en büyük şansımızı kaybederiz. | Open Subtitles | ويعتقلونني ونحن سوف تفقد أفضل فرصة لدينا في العثور عليه |
| Beni onun önüne attın doktor. Sen ve özel ajan sürüsünü mü? | Open Subtitles | ساعدني في العثور عليه يا دكتور - أنت وفريق من العمليات الخاصة؟ |
| Ama lütfen buraya onu bulmana yardım edebilmek için gönderildik. | Open Subtitles | لكن، من فضلك، أُرسلنا إلى هنا لنساعد في العثور عليه. |
| Söz verdin. Rachel da öyle. Evet ama onu bulmakta yardımcı olursa? | Open Subtitles | لقد وعدت انت و رايتشل الا تفشوا شيء نعم , لكن ماذا لو كان هذا سيساعد في العثور عليه |
| Chloe onu bulmama yardım etmeli, ama kendisine ulaşamıyorum. | Open Subtitles | أن تساعدني في العثور عليه ولكني لم أعثر عليها |
| onu bulmama yardım edersen öldürmene yardım ederim. | Open Subtitles | لو ساعدتني في العثور عليه سأساعدك على قتله |
| Neden onu bulmama yardım etmiyorsun? Böylece ona sorabilirsin. | Open Subtitles | لمَ لا تساعديني في العثور عليه و يمكنكِ سؤاله بنفسكِ ؟ |
| - onu bulmama yardım edecek kişi sensin bence. | Open Subtitles | أظنّك الرجل المنشود لمساعدتي في العثور عليه |
| Dediğim gibi, dağda kayıp bir arkadaşımız var. onu bulmamıza yardım edeceksin. | Open Subtitles | كما قلت لك لدينا صديق في الجبل و ستساعدنا في العثور عليه |
| Yalan makinemizin analizleri onu bulmamıza yardım edebilecek bir şeyler sakladığını söylüyor. | Open Subtitles | وتحليل الكذب يؤكد أنك تعرف شيئاً ربما يساعدنا في العثور عليه |
| Yada ölmezsin, eğer bizim onu bulmamıza yardım edersen. | Open Subtitles | أو ربما لا , اذا ساعدتنا في العثور عليه. |
| Lütfen, eğer orada kimse varsa ortadan kaybolmasıyla ilgili bilgisi olan biri, lütfen, lütfen onu bulmak için polise yardım etsin. | Open Subtitles | رجاء، إذا كان هناك أي شخص لديه أي معلومات حول اختفائه رجاء، رجاء ساعد الشرطة في العثور عليه |
| Kaçtı ve onu bulmak için yardımınıza ihtiyacımız var. | Open Subtitles | خرج عن السيطرة واريد مساعدتك في العثور عليه |
| ATF onu bulmak için yardımımızı istedi. | Open Subtitles | مكتب مكافحة الارهاب طلب مساعدتنا في العثور عليه |
| Beni onun önüne attın! İstediğin bu, değil mi? | Open Subtitles | ساعدني في العثور عليه هذا هو ما تريده أليس كذلك؟ |
| Belki onu bulmana yardım edebilirim. | Open Subtitles | ربما يمكنني مساعدتك في العثور عليه |