| Yapabileceğin hiçbir şey yok, dronlar buna emin olmak için Birazdan burada olacaklar. | Open Subtitles | انظر إلىّ ! لا يوجد شيء يُمكنك فعله ، والطائرات ستتواجد هُنا في ثواني معدودة للتأكد من إتمام الأمر |
| Birazdan etkisini gösterir. Çok fazla keskin uç. | Open Subtitles | هم ينفغلون في ثواني |
| Doğru giriyorum, eğer bir eşleşme varsa birkaç saniye içinde öğreniriz. | Open Subtitles | كتبتها . واذا كان هناك حبل سري متطابق.. سنعرف في ثواني |
| birkaç saniye içinde tekrar getireceğiz. | Open Subtitles | سنعيده في ثواني |
| İnşaat ruhsatım olsa bir kaç saniyede borç para bulabilirim. | Open Subtitles | أستطيع استعارة المال في ثواني لو كان لدي رخصة البناء |
| Haber gelince bu cadde bir iki saniyede boşalacak. | Open Subtitles | الشارع سَيُفرغُ في ثواني. يَذْهبونَ طول الطّريق |
| Ayrıca bana bir adamın buraya gelerek sekiz adamı sekiz çok iyi nişanlanmış atışla birkaç saniyede öldürdüğünü mü söylüyorsun? | Open Subtitles | بجانب انك تريد ان تخبرني ان شخصا واحدا اتي لهنا وقتل ثمانية رجال بثمانيه طلقات مصوبه بدقة عالية في ثواني معدودة |
| Evet, bunu taradım ve Saniyeler içinde bütün internete yayabilirim. | Open Subtitles | نعم، لقد نسختها ضوئياً ويمكنني نشرها على الإنترنت في ثواني |
| Fakat o videoyu internete yüklemeye karar verirse, seks görüntüleri Saniyeler içerisinde herkes tarafından görülebilir. | Open Subtitles | لكن ان قرر وضع هذا المقطع على النت, سيكون ذلك الشريط الجنسي في كل مكان في ثواني. |
| Birazdan çıkıyorum. | Open Subtitles | سوف أخرج من هنا في ثواني |
| Birazdan çıkıyorum. | Open Subtitles | . سأخرج في ثواني |
| Birazdan gelirim. | Open Subtitles | هاجيب في ثواني |
| - Korumalarım birkaç saniye içinde burada olur. | Open Subtitles | -حراسي سيكونون هنا في ثواني |
| Çaresi kolay. Vücudumuzdaki kimyasal aşılar sağolsun alkolü bir kaç saniyede etkisiz bırakabiliriz. | Open Subtitles | علاجه سهل.شكراً للمواد الكيماويه التي في اجسامنا يمكننا تحطيم الكحول في ثواني |
| Onu bir kaç saniyede dondurabilecek bu soğukta, yavruyu riske atması gerekiyor. | Open Subtitles | يتوجب عليه الآن أن يضع فرخه في خطر. في درجات الحرارة هذه ، يُمكن أن يتجمد في ثواني. |
| Bir iki saniyede bir insanı bu hale ne dönüştürebilir ki? | Open Subtitles | من يمكن أن يفعل هذا لإنسان في ثواني معدودة ؟ |
| Boş bir hayale altı haftamı harcadım ve her şey iki saniyede yok olacak. | Open Subtitles | قضيت ستة أسابيع على هذا الحلم الصعب وسينتهي في ثواني. |
| Bacak olmaz! Atardamarlar var. birkaç saniyede kan kaybından ölürüm. | Open Subtitles | ليس في الساق فهناك شرايين أنا يمكن أن أنزف إلى الموت في ثواني |
| Bir Mac-10 birkaç saniyede 50 mermi atabilir, ...ama bir amatörün ellerinde en etkisiz silahlardan biridir. | Open Subtitles | مسدس ماك 1 يمكن أن يطلق خمسون رصاصة في ثواني ولكنه أحد أقل المسدسات دقة |
| enzimlere maruz kalırsa Saniyeler içinde azalır. | TED | لكن لو حصل وتعرضت للأنزيمات التي توجد في مجرى الدم لدينا أو في أنسجتنا، فإنها تتلوث في ثواني معدودة. |
| Altı Gün Savaşını beceririm, bu Saniyeler içinde biter. | Open Subtitles | تبا لحرب الايام الستة. ستكون اكثر في ثواني. |
| Saniyeler içerisinde üzerimizde bir düzeneden fazla olacaklar. | Open Subtitles | هم سيكون اكثر من دزينة علينا في ثواني |
| Saniyeler içerisinde kan dolaşımına dağılıp kendilerini çoğaltacaklar. | Open Subtitles | من خلال مجرى الدم في ثواني |