| Şubat ayında Kundakçılık'a katılmadan önce 2 yıl Cinayet masasında çalıştım. | Open Subtitles | لقد كنت محققاً في جرائم القتل لسنتين قبل أن ألتحق في فبراير الماضي بوحدة الحريق العمد. |
| Aslında Cinayet masasında dedektifim. | Open Subtitles | أنا في الواقع محقق في جرائم القتل |
| Söylemek istediğim, Cinayet masasında çalışıyorum. | Open Subtitles | -ليس الوقت أو المكان المناسب . اود الذكر بأنني أعمل في جرائم القتل. |
| Ben cinayet masasındayım, bebek. | Open Subtitles | ، أنا في جرائم القتل يا عزيزي |
| Ben cinayet masasındayım, bebek. | Open Subtitles | ، أنا في جرائم القتل يا عزيزي |
| Dahası, cinayetlerde çarpıcı bir azalış da görmekteyiz. | TED | ماذا أيضًا، نلاحظ تراجعًا كبيرًا في جرائم القتل. |
| Bayan Kovach, ben Cinayet masasında çalışıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا أعمل في جرائم القتل سيدة (كوفاك)، حسنٌ؟ |
| Bayan Kovach, ben Cinayet masasında çalışıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا أعمل في جرائم القتل سيدة (كوفاك)، حسنٌ؟ |
| Son üç senedir, Boston Polis Departmanında, cinayet masasındayım. | Open Subtitles | ،في السنوات الـ3 الأخيرة عملت محققاً في جرائم القتل (لدى قسم شرطة (بوسطن |
| Ama şunu biliyorum ki, cinayetlerde başka şeylerde olandan daha çok tesadüfler olur. | Open Subtitles | ولكني أعرف أنه يحدث العديد من الحوادث الغريبة في جرائم القتل كما يحدث في أي شيء آخر. |
| Bu suçlarda normalde cinayetlerde gördüğümüz duygusallık yok. | Open Subtitles | تعرفون هذه الجرائم يبدو انها تفتقد العنصر العاطفي الذي نراه عادة في جرائم القتل الشخصية |