| O sonu gelmeyen cazgır çantanda daha fazla varsa ne âlâ. | Open Subtitles | لا تقولي لي أن لديك واحد في حقيبتك اللعينة الغريبة تلك |
| Cadılar bayramında neden çantanda yumurta taşıdığını bilmek çok isterim. | Open Subtitles | أود سماع أسبابك في وضع البيض في حقيبتك في الهالويين |
| Ve diğerleri senin çantanda, ama haplardan sonraki Meeta 2 yüzünden! | Open Subtitles | والأشياء الأخرى التي في حقيبتك تكون بسبب ميتا 2.0 بعد الحبوب |
| Hayır, bu köpeğe Spaghettios adını verdim, ve az önce çantana kakasını yaptı. | Open Subtitles | لا , لقد اسميت ذلك الكلب سباجيتيوز و هو تغوط للتو في حقيبتك |
| Her zaman çantanda bir sürü boya ve kalem taşıdığını zannederdim. | Open Subtitles | اظن انك تملك الكثير من الاقلام والطباشير الملون في حقيبتك |
| - Neden çantanda bu kadar şey var? | Open Subtitles | كيف يكون لكي الكثير من الأشياء في حقيبتك ؟ |
| çantanda her zaman bu kadar bok taşır mısın? | Open Subtitles | هل أنتي دائما تحملين هذة أشياء كثيرة في حقيبتك ؟ |
| Onca ıvır zıvırı çantanda taşıyorsun ama gerçekten kaçmak mı yoksa insanların kaçmak istediğini sanmasını mı? | Open Subtitles | أنتي تحملين القاذورات في كل مكان في حقيبتك أما . أنك حقا تريدين أن تهربين بعيدا أو تريدين من الناس تعتقد بأنك ستهربين |
| Mademki çantanda bulunuyorlar kağıtları nası inceliyorsun? | Open Subtitles | كيف لك أن تقرأ المستندات و هي في حقيبتك ؟ |
| Salak sırt çantanda binlerce dolar olduğunu mı unuttun? | Open Subtitles | بكل بساطة نسيتَ أن هناك آلاف الدولارات في حقيبتك ؟ |
| Ama bu defa çantanda onu kurtaracak yeterli numaran yok! | Open Subtitles | لكن ليس لديك حيل في حقيبتك لإخراجه هذه المرة |
| çantanda bira kaldı mı, yoksa baban bizi tutuklar mı? | Open Subtitles | هل معك المزيد من الجعّة في حقيبتك ، أو أن والدك سوف يلقي القبض علينا؟ |
| Kartım çantanda bir sıkıntın olursa ararsın. | Open Subtitles | لقد وضعت بطاقتي في حقيبتك اتصل بي إذا كانت لديك أي مشكلة |
| Hadi ama, kalemin çantanda olduğunu biliyoruz! | Open Subtitles | هيا أيتها المتحررة نحن نعلم بأن القلم في حقيبتك |
| Ne saklıyorsun çantanda? | Open Subtitles | مالذي تخفيه في حقيبتك ؟ اعطني الحقيبة .. |
| 34. Şilili madenciyi çantanda bulmuşlar. | Open Subtitles | لقد وجدوا عامل المنجم التشيلي رقم 34 في حقيبتك. |
| Bazen burnunu mendile siler ve mendili çantana koyarsın. | Open Subtitles | أحياناً عندما تنفخ أنفك في منديل وتضعه في حقيبتك |
| Tony, mektup. İşin bitince çantana koyacağım. | Open Subtitles | توني, سأضع البريد في حقيبتك عندما تنتنهي |
| Belki de onu cebinde taşımalısın ya da kimsenin göremeyeceği bir şekilde çantana saklamalısın. | Open Subtitles | ربما يمكن لك ان تحمليهم في جيبك او اخفيهم في حقيبتك في مكان لايستطيع احد رؤيتهم |
| Gidip bavuluna bir kaç şey at. Bana da battaniye getir. | Open Subtitles | إذهب و ضع بعض الأغرض في حقيبتك و أحضر لي بطانية |
| Çantanızda ne olduğunu hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تستطيعين التذكر ما الذي كان في حقيبتك ؟ |
| Yine belgeni cüzdanına koymayı unuttun, değil mi? | Open Subtitles | لقد وضعتيها في حقيبتك ثانية، أليس كذلك؟ |
| çantanda hiç ilaç yok mu? | Open Subtitles | ليس لديك اي دواء في حقيبتك |
| - çantana baktın mı? | Open Subtitles | أليس في حقيبتك ؟ |