| Sonunda onları yenebileceğimiz bir plan düşündüm. yani.. | Open Subtitles | وقد فكرت في خطة ستمكننا أخيراً من هزيمتهم |
| Zelenka bir plan bulana kadar, yaşlılıktan öleceğim. | Open Subtitles | سأموت بفعل الشيخوخة قبل أن يفكروا في خطة مناسبة |
| İşler kötüye giderse diye bir plan yapmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن نفكر في خطة احتياطية تحسبًا لفشل المهمة |
| Orm'un planına asla inanmadık ancak kardeşiniz bizi zorladı. | Open Subtitles | نحن لا يعتقد في خطة مكتب إدارة السجلات، و لكن أخيك أجبرنا. |
| Emory, kendini bu projeye adamana seviniyoruz, ama rastgele bir plana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | إيموري، نحن نقدر إخلاصكم لهذا المشروع ولكن ما زلنا في خطة الطوارئ |
| Albayın planında ufak bir değişiklik oldu. | Open Subtitles | لقد حدث تغيير في خطة الكولونيل |
| Kuzey Rüzgârı karargâhına geri döner dönmez ekipmanlarımızı yenileyip yepyeni bir plan yapacağız ve hızla geri dönüp Dave'i yok edeceğiz. | Open Subtitles | وحالما نعود إلى موقعنا قاعدة واتخاذ العتاد الجديد الخاص بك والتفكير في خطة مدمرة جديدة بسرعة يأتي وفاز ديف. |
| bir plan yaptığımız zaman hemen sana haber vereceğim. | Open Subtitles | سأعلمكِ بما يجب عمله بمجرد أن نفكر في خطة |
| Dün gece geç saatlere kadar oturup yeni bir plan yaptım. İşte planım. | Open Subtitles | لقد كنت مستيقظة طوال الليل أفكّر في خطة جديدة، ها هي |
| Lisedeki kankaların seni çıkarmak için bir plan yaptıklarında beni aramayı unutma. | Open Subtitles | كلّمني حين يفكّر أحباؤك بالمدرسة الثانوية في خطة للخروج من هنا. |
| Hayal kırıklığımı unutabilmem için başka bir plan bulmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول التفكير في خطة أخرى كي أخرج بها إحباطي |
| Plansızlık planımızdaki sonraki adım bir plan yapmak olacak. | Open Subtitles | الخطوة الطبيعية التالية في خطة اللا خطة هي مرحلة إيجاد خطة |
| Pekala, bir plan yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | حسناً أنا أحاول التفكير في خطة |
| Bu yüzden seni rezil edecek bir plan yaptık. | Open Subtitles | لذا فكرنا في خطة لننال بها منك |
| Plana göre büyük bir saldırının planına katkı yapacak ama sonunda arkadaşlarına ihanet edecekti. | Open Subtitles | الفكرة كانت أن يُساعدهم في خطة هجوم كبير، لكن بالنهاية قد خان المتآمرون معه. |
| Tanrı'nın her birimiz için olan planına güvenmeliyiz. Ne hakla buraya gelirsin? | Open Subtitles | يجب علينا أن نثق في خطة الله لكل واحد منا كيف يمكن لك أن تأتي إلى هنا |
| Maalesef uçuş planına dâhil değilsiniz. | Open Subtitles | ليتني أستطيع ذلك لكنك لست مدرجاً في خطة الطيران |
| Öğrenci partisine gidebilirim eğer büyük romantik bir plana başkanlık ediyorsam. | Open Subtitles | نعم , يمكنني الذهاب لحفلة طلاب جامعيين إذا كنت اساعد في خطة رومانسية كبيرة |
| Böyle aptalca bir plana niye yardım edersin ki? | Open Subtitles | لماذا تقدم المساعدة في خطة غبية كهذه؟ |
| Başka bir plana ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيك في خطة مختلفة؟ |
| Uçuş planında ufak birkaç değişikliklerim var. | Open Subtitles | لدي بعض التغيرات في خطة الطيران. |