| Ayrıca çadırda yatan, kaka yapınca bayılan ve araç kullanamayan bir adamım. | Open Subtitles | وكذلك لأني أسكن في خيمة ويغمى علي أثناء التغوط ولا يمكنني القيادة |
| Kusura bakma ama eski erkek arkadaşımın evimin hemen dışındaki bir çadırda yaşıyor olması sence garip değil mi? | Open Subtitles | عذراً ، ألا تعتقد أن ذلك غريب بأن يعيش خليلي السابق في خيمة داخل حفرة تقع خارج منزلي ؟ |
| Sonra da otelin önündeki çimenlikteki büyük, beyaz çadırda resepsiyon verilecek. | Open Subtitles | ثم سنقيم الاستقبال في خيمة بيضاء كبيرة في الحديقة الامامية للفندق |
| Hurley'nin çadırında, dün paraşütle adaya atlayan bir kadın var. | Open Subtitles | هناك إمرأة في خيمة هيرلي نزلت بالمظليه على الجزيره بالأمس |
| Ama kendine ait bir düşük basınç odasında uyudu. | Open Subtitles | ولكنه.. قام بالنوم في خيمة نقص الأكسجين الخاصة به |
| Eric beni buzulun üzerindeki bir çadıra götürdü. | Open Subtitles | صحبني (إريك) إلي أعلى الجبل الجليدي في خيمة |
| O çadırda gösterdiğin küçük gösterin adamlarını kurtarmak için kendi hayatını önermen... | Open Subtitles | وهذا الأداء الذي قدمته في خيمة القتال .. عرض حياتك إنقاذاً للرجال |
| Götürmeseydik bu insanlar muhtemelen Ürdün'de bir mülteci kampındaki çadırda hiç oturmayacaklardı. | TED | هؤلاء الناس الذين قد لم يجلسوا يوماً في خيمة ضمن مخيم اللاجئين في الأردن |
| Böylece her gece hipoksik çadırda uyuyacaktım. | TED | لذلك ، كنت أنام في خيمة يكون الأوكسجين فيها منخفض في كل ليلة. |
| Onlarla arka bahçede çadırda yatmış olmayı seviyorum. | Open Subtitles | و أحببت بأني نمت معهم في خيمة في الفناء الخلفي |
| Böyle yaşamaktansa dışarıda bir çadırda çakılmayı tercih ederim. | Open Subtitles | في الواقع.. افضل العيش في خيمة على ان اعيش هكذا |
| Bir araba kiralayabiliriz ve çadırda uyuruz. | Open Subtitles | يمكننا أن نأخذ جولة في السيارة وننام في خيمة |
| - Bir grup erkek çadırda sandviç kurabiye yapıyor? | Open Subtitles | مجموعة من الرجال , في خيمة يصنعون الكعك ؟ |
| Ayrıca bir çadırda yaşıyorum ve alkollü araç kullanmaktan ceza aldım. | Open Subtitles | مثلما يحدث حين أتغوط، كما أني أعيش في خيمة ومؤخراً أوقفت بسبب القيادة تحت تأثير الكحول |
| Bu dandik çadırda ileri seviye lezbiyen seksi yapmamızı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | وتقبل بتطوراتي الجنسية في خيمة مستأجرة كهذه ؟ |
| Duş çadırında Ağrısız Polonyalı Günü olmalı. | Open Subtitles | يبدو انه يوم البولندي اللامؤلم في خيمة الاستحمام |
| O çemberi paketledikten sonra, herkesi hayvan çadırında istiyorum. | Open Subtitles | بمجرد أن تحصل على قماش جاهزة أريد من كل ناحية في خيمة حديقة الحيوانات |
| Bir düşük basınç odasında uyumak daha fazla kırmızı kan hücresi üretilmesini sağlar, bu vücudunuzda daha fazla oksijen bulunması anlamına gelir, bu da bir sporcunun dayanıklılığının artması demektir. | Open Subtitles | كما ترون، النوم في خيمة نقص الأكسجين يؤدي الى انتاج زيادة في ..كريات الدم الحمراء مما يعني زيادة في الأكسجين في جسمك |
| Eric beni buzulun üzerindeki bir çadıra götürdü ya da daha çok bir ordugâh diyelim. | Open Subtitles | صحبني (إريك) إلى أعلى الجبل الجليدي في خيمة أو هو أشبه بمعسكر في العراء، حقاً |
| Mogadishu'nun kenar mahallelerinde bir çadır kentte yaşamaya başladı. | TED | انتهى به الأمر بالعيش في خيمة في ضواحي مقديشو. |
| Rachael'in evinde kalmama izin ver, fumigasyon çadırı da olur. | Open Subtitles | اسمح لي بالعيش في منزل رايتشل اه في خيمة المدخنة |
| Canlı hayvan çadırına bir doktor lazımdı. | TED | لقد احتاجوا لطبيب على وجه السرعة في خيمة الحيوانات الحية |
| Daha onu kapalı bir çadırın içinde yakalayamıyoruz nasıl oraya tırmanıp enseleyeceğiz? | Open Subtitles | إذا لم نتمكن من إمساكه في خيمة مغلقة كيف سنتسلق هذه ونلتقطه؟ |