| İş açısından bakarsan Dogville'de kalman bizim için maliyetli hale geldi. | Open Subtitles | منظورالعمل. ، مِن منظور العمل، وجودك في دوجفي أصبح مكلفاً جداً. |
| Ertesi gün, Dogville'de güzel bir gündü. | Open Subtitles | اليوم التالي كَانَ يوماً جميلاً في دوجفي. |
| Her gün bir saatini Dogville'deki bir evin işlerine yardım ederek geçirecekti. | Open Subtitles | اليوم حيث كان عليها أن تبدأ في العمل في دوجفي و تعرض نفسها ساعة واحدة على كل عائلة كل يوم. اذا سمحت. |
| Dogville sakinleri, papaz evindeki toplantıya sessizlik içinde geldiler. | Open Subtitles | لقد كانت خالية لأن الناس في دوجفي خرجوا للإجتماع في الكنيسة. |
| Bu yalnız Martha'nın işi olamazdı. Kesin olan şuydu ki, Grace'in Dogville'de dostları vardı | Open Subtitles | غرايس كَانَ عِنْدَها أصدقاءُ في دوجفي ذلك كان أكيداً. |
| Ne? Dogville'de kalman lehine oy verdiğimde bencilce bir nedenim vardı. | Open Subtitles | أريد فقط أن أخبرك أنني عندي سبباً أناني من أجل التصويت لكي أبقي عليكِ هنا في دوجفي. |
| Evet, Dogville'i seviyorum. | Open Subtitles | نعم، أَحب المكوث هنا في دوجفي. |
| Baba evinde tanıdığı insanlarla Dogville'deki insanlar arasındaki farkın düşündüğünden çok daha az olmasına rağmen hem de. | Open Subtitles | بالرغم من أنَّ الإختلاف ما بين الناس التي عَرفتهم في الموطن الأصلي لها والناس االتي قابلتهم في دوجفي أثبت. أقل جداً مما كان تتوقع. |