| Benim adım Amy Padnani ve New York Times'ta ölüm ilanları masasında bir editörüm. | TED | اسمي إيمي بادناني، وأعمل مُحررة في قسم الوفيات في صحيفة نيويورك تايمز. |
| Zach'in doğum günü partisinde tanıştığım, New York Times'ta yazan başka bir kız daha var. | Open Subtitles | أيضاً هنالك فتاة أخرى قابلتها في حفلة عيد ميلاد صديقي زاك الذي يكتب في صحيفة نيويورك تايمز |
| Ya da New York Times'ta okuduğum reklam şöyleydi: "İyi bir saat kullanmak sizin toplumdaki yerinizi gösterir söyler. | TED | أو هذا الإعلان قرأته في صحيفة نيويورك تايمز: "ارتداؤك ساعة فاخرة تنطق عالياً بمكاتنك في المجتمع. |
| New York Times'da harika bir yorum vardı | TED | كان هناك هذا الاستعراض الرائع في صحيفة نيويورك تايمز |
| New York Times'da bir makale var. | Open Subtitles | هناك مقال في صحيفة نيويورك تايمز. |
| New York Times'ta yazılmış harika bir alıntı var, şöyle diyor, 'Paylaşıma karşı mülkiyet, iPod'a karşı 8-kanallı, güneş enerjisine karşı kömür madeni demektir.' | TED | هناك كلمة رائعة كتبت في صحيفة نيويورك تايمز قيل فيها، "المشاركة بالنسبة للملكية مثل iPod بالنسبة للشرائط من نوع - tracks 8 أوالطاقة الشمسية بالنسبة لمناجم الفحم." |
| "New York Times'ta Kathie Durst dosyasının... yeniden açılmasıyla ilgili haberi gördün mü?" dedim. | Open Subtitles | هل رأيتي الخبر في صحيفة (نيويورك تايمز)، ان قضية (كاثي درست) اعيد فتحها؟ |
| "Daha önce hiç beyaz olmayan bir kadının New York Times'ta böylesine bir başarı elde edebileceğini düşünmemiştim." diyen meslektaşlarımdan geliyordu. Aynı zamanda gözden kaçmış kişileri öneren 4000 okuyucu bildirimi de aldım. | TED | وقد كانوا من زملائي، الذين قالوا: "لم أكن أتوقع أن امرأة سوداء يمكن أن يُسمح لها بتحقيق إنجاز كهذا في صحيفة 'نيويورك تايمز.''' وتحصلت أيضًا على 4000 اقتراح من القراء تقترح مَن أيضًا من الممكن أن يكون قد تم تجاهل تاريخهم. |
| Bunu biliyorum çünkü New York Times'ta Ayn Rand Vakfı'nın 11 Eylül sonrasında tam sayfa reklamını gördüm, orada "Sorun Irak ya da İran değildir Sorun bu ülkededir ve bu ülkeyle yüzleşmek üniversite profesörleri ve onların takipçileridir." | TED | أنا أعرف هذا لأنني قرأت في صحيفة نيويورك تايمز إعلان خاص مؤسسة أيان راند أخذت صفحة كاملة بعد أحداث ١١ سبتمبر حيث قالوا : "المشكلة ليست العراق أو إيران، المشكلة في هذا البلد أو الذي يواجه هذا البلد هم أساتذة الجامعة ونسلهم" |
| - The New York Times'ta. | Open Subtitles | "في صحيفة "نيويورك تايمز |
| Kovuldum, çünkü Vietnam savaşı vardı ve benim kurumumdaki patronların patronları, savaşın büyük destekçileriydi ve ben, Vietnam'da nasıl kazanabileceğimiz hakkında New York Times'da kapak konusu olan bir makale yazmıştım. | TED | لقد تم طردي لأن، حسنا، اندلعت الحرب في فيتنام، وقد كان رئيس الرؤساء في المنظمة التي أعمل فيها مولعًا بالحرب وقام بكتاب مقال في صحيفة نيويورك تايمز وقد كان المقال قصة غلاف حول كيف أننا سنفوز في حرب فيتنام. |
| New York Times'da, Avusturya'da bir şeylerin değiştiğini okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت في صحيفة "نيويورك تايمز" أن الأمور تتغير في (النمسا) |