| Yarım saat içinde, kokuyu hapseden yapışkan mukoza içinde balık tamamiyle örtülü vaziyette. | Open Subtitles | في غضون نصف ساعة, تغلف السمكة تماما في الشرنقة الزجة, التي تحبس رائحتها. |
| Anneme Yarım saat içinde oradayız dedim. | Open Subtitles | قلت لأمي اننا سنكون هناك في غضون نصف ساعة |
| Seni Yarım saat içinde arayıp tam yeri söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأهاتفك و أعلمكِ بعنوان محدّد في غضون نصف ساعة |
| Tamam o zaman, sen bekle burada ben de Yarım saate gelirim. | Open Subtitles | حسناً ، لما لا تنتظري هنا وسوف اعود في غضون نصف ساعة |
| Tamam, helikopter ile Yarım saate oradan alabiliriz. | Open Subtitles | حسنٌ، يمكننا أن ننقله جوًا في غضون نصف ساعة |
| Yarım saat sonra, kuzeybatı köşesinin kuzeyinde buluşalım. | Open Subtitles | قابليني في غضون نصف ساعة ، في الركن الشمال الغربي |
| Yarım saat içinde uçmak için hazır ol, Cayman Adalarına gideceksin. | Open Subtitles | كن مستعداً للسفر في غضون نصف ساعة للذهاب إلى جزيرة "كيمان" |
| İğne ayakkabını delip geçerse, Yarım saat içinde ölürsün. | Open Subtitles | إذا كنت عصا في القدم ، كنت ميتا في غضون نصف ساعة. |
| Temizlen ve Yarım saat içinde ofiste görüşelim. | Open Subtitles | نظف نفسك، وسأراك في المكتب في غضون نصف ساعة. |
| Yarım saat içinde gitmezseniz kıçınıza tekmeyi basarım. | Open Subtitles | -أريد منكم أن تغادروا في غضون نصف ساعة وإلا سوف أطردكم جميعا |
| Avukat Yarım saat içinde burada olacak. | Open Subtitles | المحامي سيكون هنا في غضون نصف ساعة |
| 42. Kapı. Yarım saat içinde kalkıyor. | Open Subtitles | البوابة 42 سيركبون في غضون نصف ساعة |
| Paula, hazırlan. Yarım saat içinde burada olurlar. | Open Subtitles | استعدي سيصلون في غضون نصف ساعة |
| Yemek Yarım saate hazır olur. | Open Subtitles | العشاء سيجهز في غضون نصف ساعة. |
| - Avukat ne zaman geliyor? Adliye Yarım saate kadar açılır. | Open Subtitles | المحكمة ستفتح في غضون نصف ساعة |
| - Yarım saate görüşürüz. | Open Subtitles | سوف اراك في غضون نصف ساعة حسنا |
| Yarım saate ikimiz de ölmüş olurduk. | Open Subtitles | سنموت كلانا في غضون نصف ساعة |
| Geç kalacağız. Yarım saate başlıyor. | Open Subtitles | سنتأخر ستبدأ في غضون نصف ساعة |
| Geç kalacağız. Yarım saate başlıyor. | Open Subtitles | سنتأخر ستبدأ في غضون نصف ساعة |
| Yarım saat sonra buradan gideceğiz. | Open Subtitles | سوف ينقلوننا من هُنا في غضون نصف ساعة |
| Yarım saat sonra Müdür Kim'le görüşmemiz var. | Open Subtitles | rlm; سنقابل المدير "كيم" في غضون نصف ساعة |