"في قتله" - Translation from Arabic to Turkish

• Onu öldürmek
• onu öldürmeyi
• onu öldürmeye

Onu öldürmek için kullandığı kablo gibi gözüküyor, kabloyu iş eldivenlerine sarmış burada.
فيبدوا كالحبل الذي استخدم في قتله وهو ملفوف حول قفازاته التي عمل بها

- Onu öldürmek isteyecek biri var mı?
كان طيارا بارعا هل تعرف احدا يرغب في قتله

Onunla kalırsan bir gün Onu öldürmek isteyeceksin.
لو بقيت برفقته، فسينتهي المطاف بكَ راغباً في قتله ذات يومٍ.

Sonunda benimle yüzleştiğinde en azında onu öldürmeyi denemeliyim diye düşündüm.
عندما أخيرا أخذني حتى على ذلك, وأنا أحسب أنني يجب أن لا يقل عن النظر في قتله.

onu öldürmeyi ne kadar da çok düşünürdüm.
من الجنون أنني قضيت الكثير من الوقت أفكر في قتله

Ama onu öldürmeye hakkın yok.
ولكن ما لم يكن لديك هو الحق في قتله

O zaman onu öldürmeye hakkim var.
إذن لديّ الحق في قتله.

Dayanamadım. Onu öldürmek istedim.
لم أعد أستطع التحمل ففكرت في قتله

Onu öldürmek için iki kere düşünmezdik.
لن أتردّد في قتله - لكننا أعطيناه الفيروس الرجعي -

Haklısın, Onu öldürmek istedim.
أنت على حق. أنا لم ترغب في قتله.

Onu öldürmek istemem nasıl ondan hoşlanmak oluyor?
كيف لي الرغبة في قتله يعني أنا أحبه؟

Onu öldürmek istemedim.
لم ارغب في قتله.

Biliyorum. Onu öldürmek isterdin.
اعلم , سترغبين في قتله.

O zaman, Onu öldürmek istedim.
,في ذلك الوقت رغبت في قتله

Sands Onu öldürmek istemedi.
لم يرغب ساندس في قتله

onu öldürmeyi düşünmüyorsun, değil mi?
أنت لا تفكر في قتله , هل تفعل ؟

Tamam ben onu öldürmeyi düşündüm.
حسناً لقد فكرت في قتله