"في كل ثانية" - Translation from Arabic to Turkish

    • Her saniye
        
    • her saniyede
        
    • Her an
        
    • Her geçen saniye
        
    • saniyesinde
        
    • her saniyeyi
        
    • günün her saniyesi
        
    Birçoğu güneş yoluyla oluşan trilyonlarca nötrino Her saniye bize doğru uçuşur. TED إن تريليونات النيوترينوات، والصادرالعديد منها عن الشمس، تتطاير عبرنا في كل ثانية
    Dünyada Her saniye bir milyar kum taneciği var oluyor. TED تأتي حوال مليار حبيبة رمل إلى الوجود في كل ثانية
    O zaman hadi bakalım. Bu sizin hisleriniz, Her saniye duyularınıza akıtılıyor. TED لنبدأ. هذه هي حَوَاسُّكَ، تتدفق إلى حواسك في كل ثانية.
    Ve bu kuvvetli etkileşimler vücudumuzdaki her saniyede her atomda milyonlarca kez olurlar böylece atomik çekirdek bir arada kalır. TED تفاعلات قوية تحدث ملايين المرات.. في كل ثانية في كل ذرة من أجسادنا.. حاملة نواة الذرة في آن واحد.
    ve onunla konuşurken geçen her saniyede sevgimiz bizi birbirimize bağlıyor ve bizi daha çok yakınlaştırıyor ve bir arada tutuyor. TED ومن تجربتي تلك عندما تحدثت معها في كل ثانية تمر أثناء محادثتنا، شعور الحب الذي يربطنا يقربنا ويقربنا لبعضنا.
    "87,600 saat.Sen işte böyle önemlisin.Her an Her saniye... Open Subtitles انها 87.600 ساعة . انك تهمُ كثيراً في كل ثانية كنت اتذكرك بها
    Her geçen saniye çözmem gereken yeni bir sorun ortaya çıkıyor sanki. Open Subtitles في كل ثانية, هناك مشكلة جديدة عليّ ان اجد حلا لها
    Sana ihtiyacım olacak her günün her dakikasının her saniyesinde. Open Subtitles سأحتاجكِ في كل ثانية من كل دقيقة في كل يوم.
    Kendi adamlarımı yem ettim ve harcadığımız her saniyeyi kanlarıyla ödüyorlar. Open Subtitles أنا أستعمل ناسي كطعم وهم يدفعون الثمن دماً في كل ثانية نضيعها
    günün her saniyesi bu hissi kafanda döndürdüğüne adım gibi eminim. Open Subtitles أحسبك ربّما تحملين هذا الشعور معك، في كل ثانية من اليوم.
    Her saniye, Güneş'te 600 milyon tonluk Hidrojen füzyonla 595 milyon tonluk Helyuma dönüşür. Open Subtitles في كل ثانية داخل الشمس يتم إندماج 600 مليون طن من الهيدروجين متحولاً إلى 595 مليون طن من الهيليوم
    Ameliyatta geçti ve siz de Her saniye nerede olduğunu biliyordunuz. Open Subtitles بل تضمّن جراحة وعرفتِ أين كانت في كل ثانية
    Her saniye, her saat, her gün ve her yıl. Open Subtitles في كل ثانية ، كل ساعة, كل يوم وكل سنة.
    Tereddüt ettiğimiz Her saniye birilerinin canına mal olabilir. Open Subtitles في كل ثانية نتردد فيها قد نسبب خسارة أرواح
    Ve her oyuncu için her saniyede şut olasılığını bilmede bizim yeteneğimiz ve her saniyede ribaund almalarındaki olabilirlik daha önce olmamış bir şekilde bu ana ışık tutabilir. TED و قدرتنا علي معرفة احتمالات محاولات لكل لاعب في كل ثانية، و احتمال حصولهم على ارتداد في كل ثانية يمكنه توضيح اللحظة بطريقة لم نستطع بها من قبل.
    Şöyle diyelim, 52 kardın yeni bir permütasyonu her saniyede yazılacak olsaydı 13.8 milyar yıl önce, büyük patlamanın olduğu sanılan zaman, başlanmış olsaydı bu sıralanışları hala yazıyor olurduk ve milyonlarca yıl daha yazmamız gerekirdi. TED حسناً، إذا تمت كتابة ترتيب جديد لـ52 بطاقة في كل ثانية بداية منذ 13.8 مليار سنة، أي عند توقع حدوث الانفجار الكبير، لكانت الكتابة مستمرة إلى يومنا هذا ولملايين أخرى من السنين.
    Çünkü Her an sevildiğini biliyordu. Ailesi yanındaydı. Open Subtitles هذا لأنها كانت محبوبة في كل ثانية من حياتها كانت لديها عائلتها
    Şunlara baksanıza. Hayatta oldukları Her an acıyla kıvranıyorlar. Open Subtitles لكن أنظر إليهم يصرخون من الألم في كل ثانية من حياتهم
    Yani Her geçen saniye bu kaypak it uzaklaşıyor. Open Subtitles ما يعني انه في كل ثانية ذلك اللقيط الزاحف يبتعد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more