| Öngörümde, tüm bunlara neden olan şeyi soruşturuyordum. | Open Subtitles | في لمحتي المستقبلية كنتُ أحقق فيما سبب كل هذا |
| Ama onu Öngörümde gördüm. Resimlerini çizmeye başladım. | Open Subtitles | لكنّني رأيتُها في لمحتي المستقبلية و بدأتُ برسمها. |
| Çünkü benim Öngörümde cebimde bir 100 dolar vardı ve oraya nasıl girdiğini bir türlü anlayamıyordum. | Open Subtitles | لأنّني في لمحتي المستقبلية حصلتُ على مائة دولار في جيبي و لم أعرف أبداً كيف وصلَتْ إلى هناك |
| Yarım saat öncesine kadar bunların Öngörümde üzerimde olan şeyler olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | و فقط قبل نصف ساعةٍ، أدركتُ أنّ هذا ما كنتُ أرتديه في لمحتي المستقبلية |
| Öngörümde bu sembolü gördüm. | Open Subtitles | رأيت في لمحتي المستقبلية هذا الرمز |
| Bu Öngörümde onu gördüğüm restoranın numarası. | Open Subtitles | إنّه... إنّه المطعم حيثُ رأيتها في لمحتي المستقبلية. |
| Öngörümde kendimi seni kurtarırken görmüştüm. | Open Subtitles | في لمحتي المستقبلية... . رأيتُ نفسي أنقذكِ |
| Mark, Öngörümde ne gördüğümü biliyorsun. | Open Subtitles | (مارك)، أنت تعرف ما الذي رأيتُه في لمحتي المستقبلية |