"في متنزه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Park'ta
        
    • bir parkta
        
    • Park'da
        
    • Parkı'nda
        
    • parka
        
    Tamam? Ve bunlar Amerika'daki en çok göçmenin olduğu yerde Brook Park'ta 141. caddede yetişmiş Amerika'nın gelecekteki çiftçileri. TED حسناً؟ هؤلاء هم مزارعيّ المستقبلييّن لأمريكا، نزرع في متنزه بروك على شارع 141، التجمع الأكبر للمهاجرين في أمريكا.
    Victoria Park'ta çok büyük bir miting olacaktı. Open Subtitles كان سيكون هناك تجمّع كبير في متنزه فيكتوريا
    O sırada, şehir merkezinde bir parkta başka bir bekar kadın aşağılanmak üzereydi. Open Subtitles و في ذلك الحين, في متنزه في المدينة كانت إمرأة عزباء أخرى على وشك أن تشعر بالذل
    Çok güzel bir parkta yılın ilk karı yağıyor. Open Subtitles في متنزه جميل التساقط الاول للثلج فى السنه
    - Artık her gün akşam yemeğini Barton Park'da yaparsınız. - Sevgili Sir John. Open Subtitles ــ وتعرفون أنكم يجب أن تتعشوا في متنزه بارتون كل يوم ــ لا يا سيد جون، لا يمكننا ـــ
    Ama şunu yapmalısın. Macera Parkı'nda yaptığınız pislikleri düzeltmelisin. Open Subtitles يجِب أَن تنظف الفوضى في متنزه "المغامرة الشمالي الغربي"
    Veya bir polis atı parka sıçtığı zaman. Open Subtitles أو مثلا : إن طرح حصان شرطة فضلاته في متنزه عمومي
    Ocean Walk Park'ta para harcayana da bakın hele. Göründüğü gibi değil. Open Subtitles أنظر من خرج لينفق المال في متنزه ممشى المحيط
    Echo Park'ta kendi kendime takılıyor göle bakıyordum. Open Subtitles كنت أستمتع بنفسي فحسب في متنزه إيكو أنظر للبحيرة
    Irvine Medical Park'ta 308 numaradayım. Open Subtitles أنا في متنزه إرفين الطبي، جناح 308.
    Kendin söyledin. Bu şeyin Willow Park'ta ne işi olabilir diye sordun. Open Subtitles سألتني في وقت سابق، "ماذا يكون هذا الشيء عمل في متنزه الصفصاف؟ "
    24 Aralıkta Canal Park'ta cesedi bulundu. Open Subtitles "وُجِدت مقتولة في "متنزه القناة في الـ24 من ديسمبر
    Bir gece, kızıma iyi geceler öpücüğü verdim diğer gün bir parkta kaçırıldım ve buraya geldin. Open Subtitles بليلة كنت أقبل ابنتي قبلة النوم، وباليوم التالي تمك اختطافي في متنزه.. وقد انتهى بيّ الأمر هنا..
    Ama neden Boston'da bir parkta... kendini havaya uçurduğunu açıklamıyor. Open Subtitles أجل، لكنه لا يفسر سبب انتحاره في متنزه في (بوسطن)
    Stüdyo'nun yakınındaki bir parkta çektik. Open Subtitles بل في متنزه قرب الإستوديو
    İki haftada bir Heritage Park'da Moondoor oynuyorduk. Open Subtitles نلعب بوابة القمر كل نهاية أسبوع في متنزه هيريتايج
    Ama eposta adresini ele geçirdim görünüşe göre Coolidge Park'da bir kaynakla buluşması gerekiyormuş. Open Subtitles ولكن تمكنت من اختراق حسابه البريدي ويبدو أنه يفترض به اللقاء مع مصدر للحصول على معلومة في متنزه كوليدج
    Sheridan Park'da güvercinleri besliyordum, bir adamla konuşuyordum... Open Subtitles كنت اطعم الحمامات في متنزه شيردون واتحدث لرجل...
    Bugün Leimert Parkı'nda buluşalım. Open Subtitles . قابلوني اليوم في متنزه ليمرت
    Epcot Parkı'nda mıyız yoksa? Open Subtitles هل نحن في متنزه إيبكوت ؟ إيبكوت :
    Washington Meydan Parkı'nda uzanıp ot içmek istiyorum. Open Subtitles أريد الاستلقاء في متنزه "واشنطن سكوير" أريد تدخين الماريغوانا
    Bitirme projesine önceden başlaması için izin verilen lise 2'ler var ve ağaç evini bir parka veya oyun alanına inşa ederse okulun müşterek tasarruf fonuna başvurabilir ve ...okul aracılığı ile sermayesini arttırabilir. Open Subtitles ثمة طلاب ممن سمح لهم بالشروع بمشاريع تخرجهم مبكراً فإن بنى بيت الشجرة في متنزه أو ملعب ما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more