"في نيجيريا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Nijerya'da
        
    • Nijerya'daki
        
    • Nijerya'ya
        
    • Nijerya'nın
        
    • Nijerya ’
        
    Ama onlara bu teşebbüsü Nijerya'da gerçekleştirmeye çalışacağınızı söylediğinizde herkes kaçıyor. TED و لكن قل لهم سنحاول التنفيذ في نيجيريا – الكل يتهرب
    Nijerya'da öldürülen erkek ve kadınlar, uzun süredir kapılarını dünyaya kapalı tutan bir ülke adına iyi niyet göstergesi bir programın parçasıydılar. Open Subtitles أولئك الرجال والنساء الذين قتلوا في نيجيريا , كانوا جزءاً من مهمة ذات نوايا حسنة من دولة تاهت طويلاً في غياهب الظلام
    Aslında, Nijerya'da değilseniz, Afrika'da değilsiniz demektir. TED في الواقع ، إذا لم تكن في نيجيريا ، فأنت لست في أفريقيا.
    Okoloma, 2005 Aralık'ta Nijerya'daki meşhur Sosoliso uçak kazasında öldü. TED توفي أوكولوما بتحطم طائرة سوسوليسو المريع في نيجيريا ديسمبر 2005.
    insanlarin kacirildigi ve petrolun geldigi yer o petrol ki bazen Nijerya'daki herkezi cildirttigini dusunuyorum TED يتم إختطاف الناس، وحيث يُستخرج النفط، النفط الذي في بعض الأحيان كما أعتقد يحركنا كالمجانيين في نيجيريا.
    Bu Nijerya'da Obafemi Awolowo Üniversitesinde bir sınıf. TED انها قاعة دراسية قي جامعة أوبافيمي أوولوو في نيجيريا.
    Nijerya'da eşcinseller taşlanarak öldürebiliyor ve sıkça linç ediliyorlar. TED أما في نيجيريا فإن المثليين و بحكم القانون يتم رجمهم حتى الموت أما الإعدام خارج نطاق القانون فقد أصبح شيئا عاديا
    Virüs, Nijerya’da bu dört strateji ve insanların bunları uygulaması sayesinde virüs durduruldu. TED تم إيقاف الفيروس في نيجيريا عن طريق هذه الإستراتيجيات الأربعة. و بدأ الناس بتطبيقها، بالطبع.
    İlginçtir ki, Nijerya'da bu bitki aynı zamanda tarihi olaylar ve efsanelerden türemiş adlarla bilinir. TED من المثير في نيجيريا أن هذه النبتة تُعرف بعدة أسماء أخرى أسماء مرتبطة بأحداث تاريخية إضافة إلى الأساطير.
    50 yaşına geldiğinizde, Nijerya'da hemen hemen kimse kalmıyor; ortalama yaşam süresi 47 yıl. TED بحلولك سن الخمسين، لن يكون قد تبقى أحد في نيجيريا متوسط العمر المتوقع هو ٤٧
    Nijerya'da insanlar en değerli eşyalarını başları üzerinde taşırlar. TED في نيجيريا الناس يحملون ممتلكاتهم الثمينة على رؤوسهم.
    Uganda'da, Somali'de ve burada, Nijerya'da. TED في أوغندا، وفي الصومال، وهنا في نيجيريا.
    Ben Nijerya'da bir çocukken büyükannem bana söylerdi. TED اعتادت جدتي أن تغنيها لي عندما كنتُ في نيجيريا.
    Böylelikle yazdığım ilk hikâye Nijerya'da geçmiş oldu. TED لذا فإن أول قصة كتبتها حصلت في نيجيريا.
    Sadece 2006 yılında, Nijerya'da 2,000 film yapılmış. TED في العام 2006 وحده, ما يقارب 2000 فلم تمت صناعتها في نيجيريا.
    Burada, Nijerya'da, sadece 10,000 dolarla iyi bir film çekersiniz. TED فقط ب 10,000 دولار يمكنك صناعة فلم جيد هنا في نيجيريا.
    Nijerya'daki bir memurdan, milyonları idare etmek için bir kaç bin dolar gerektiğini anlatan mektuplar alıyorsunuz. Open Subtitles حيث تتلقى رسالة من مسؤول في نيجيريا يطلب فيها بضعة آلاف للمساعدة
    Bu kaset, Nijerya'daki bir Barış Gücü çalışanı tarafından çekildi. Open Subtitles تم تسجيل هذا الشريط من قبل شخص في فيلق السلام في نيجيريا.
    Hayır, Nijerya'daki kızlara okul yapmak için satılmamış kitaplardan kağıt hamuru yapıyorlar. Open Subtitles لا، أنهم يستخدمون الورق المعاد تدويره من الكتب الغير مباعة لـبناء مدارس للبنات في نيجيريا
    16 yaşındayken Nijerya'ya karşı umudumu kaybettim. TED كما ترون، إنني فقدت الأمل في نيجيريا حين كنت في الـ16 من عمري.
    Nijerya'nın ücra bir köşesinde çalışan gezici sağlık ekibi hakkında bir şeyler okumuştum. Open Subtitles قرأت عن هذا الفريق الطبي الجوال الذي يعمل في المناطق النائية في نيجيريا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more