| Banco Pacifico'da listesinde. - Konuşma canlı yayına çıkacak mı? | Open Subtitles | بنك باسيفيكو موجود في قائمتها ـ وهل عنوانها يعلن في التليفزيون؟ |
| Evet ama, boks pek onun listesinde değil. | Open Subtitles | أجل , فالملاكمة ليست بالحقيقة في قائمتها |
| listesinde üç kişi var ve ikisi de tüm geceyi yaşlıların arasında geçirecek. | Open Subtitles | ثلاث أشخاص في قائمتها وشخصين منهم عالق في بيت الرعاية طوال الليل |
| Lee kızını aradı. Sonunda listesinden bir şeyi tamamlamış oldu. | Open Subtitles | لي كلمت بنتها اخيرا شطبت شيئا من قائمتها |
| Ayrıca listesindeki diğer insanlarla ilgili de çalışmaya başladık. | Open Subtitles | ونحن نعمل بالفعل على الإطاحة بأشخاص آخرين على قائمتها |
| Bu gezegendeki her devletin... .. en çok arananlar listesinde iki erkek var. | Open Subtitles | كل الإتحادات الفيدرالية على متن الكوكب يتواجد على قائمتها لأكثر الأشخاص المطلوب القبض عليهم رجلين |
| Maraton koşmanın yapmak istediği şeyler listesinde olmadığını umalım. | Open Subtitles | وإن قتلنا ثلاثةَ أرباعِ رئتها... لنأمل أنّ سباق الماراثون ليس على قائمتها السعيدة |
| Cindy'nin listesinde 7 isim daha var. | Open Subtitles | هناك سبع أسماء أخرى في قائمتها |
| Biz onun listesinde değiliz. | Open Subtitles | لسنا مدرجين في قائمتها |
| Onu arayayım. Onun listesinde olduğumuza eminim. | Open Subtitles | أنا متأكدة بأننا في قائمتها |
| Biz onun listesinde değiliz. | Open Subtitles | لسنا مدرجين في قائمتها |
| - Eve'in listesinde kaç kişi var? | Open Subtitles | ما مدى قائمتها ؟ |
| listesinde o da vardı. | Open Subtitles | وكان على قائمتها. |
| Artık listesinde değildi. | Open Subtitles | لم يكن على قائمتها بعد الآن. |
| Arya Stark onu ölüme terk etti. listesinde o da vardı. | Open Subtitles | تركته (آريا ستارك) ليموت، كان في قائمتها |
| Artık listesinde değildi. | Open Subtitles | لم يعد في قائمتها. |
| Bölge savcısı Reyes'i, Nelson ve Murdock isimlerini kara listesinden silmeye ikna edeceğim. | Open Subtitles | أقنع المدعية العامة (رايس) بإزالة شركة (نيلسون ومردوك) من قائمتها السوداء |
| Lisa'nın listesindeki bir şeyi kazıyıp atmasına yardım etmeliydim. | Open Subtitles | كان علي مساعدة ليزا لشطب شيء من قائمتها |
| Leena'nın listesindeki her şeyi halledebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا إنجاز كل ما في قائمتها |
| Ve listesindeki bazı şeyler, bizim Juliette için kullandıklarımızla aynı. | Open Subtitles | والأشياء التي في قائمتها... هي نفسها التي نستخدمها من أجل (جولييت) |