"قادمٌ" - Translation from Arabic to Turkish

• Geliyor
• Geliyorum
• gelecek
• geliyormuş
• geliyorsun
• geleceğini

Ama öbür çek, bu kasabaya benden daha çok inanan birinden Geliyor.
..ولكن الشيك الاخر قادمٌ من الرجل اللذي آمن بهذه المدينة اكثر مني..

Düğün için bugün buraya Geliyor.
ستحبه حقًا . إنه قادمٌ اليوم من أجل الزواج

Pekala. Üst düzey satış temsilcisi, işte Geliyorum!
حسناً, كبير مندوبي المبيعات ها أنا قادمٌ.

Paranı aldım Geliyorum ve elimiz kolumuz bağlı.
لأنّني قادمٌ مع نقودكم وليس هنالك ما يمكننا فعله لمنع ذلك

Doktor gitti, Lord hazretleri ama yemekten sonra geri gelecek.
غادر الطبيب سيدي اللورد، لكنهُ قادمٌ مُجدداً بعد عشاء

Aman tanrım. Tam üzerime geliyormuş gibi görünüyor.
يا إلهي، يبدو وكأنه قادمٌ إليّ مباشرةً

İyi. O zaman sinemaya geliyorsun.
جيد, اذاً انت قادمٌ إلى الفيلم

Bu acı günün sonunda geleceğini biliyordum.
تعرف بأنّ هذا اليوم الحزين قادمٌ لا محالة..

Sanki duvarlardan Geliyor. Hissedebiliyor musunuz?
إنه قادمٌ من خلال الجدران ألا تشعرون به ؟

Hava kameramanı Michael Kelem güneşli Kaliforniya'dan Geliyor ve hiç bu kadar düşük sıcaklıklarla karşılaşmadı.
قادمٌ من كاليفورنيا المشمسة ولم يختبر أبداً درجات حرارةٍ بهذا الإنخفاض

Ben değil... Babam Cubs Kongresi için buraya Geliyor, yani... Dur.
أنا لا، فوالدي قادمٌ إلى المدينة من أجل مؤتمر الأشبال، لذا...

Sabah Geliyor, ertelemeyeceğim.
حسناً، إنهُ قادمٌ في الصباح أنا لن أتخلص منهُ

Geliyor! Sana Geliyorum! Kekini yiyeceğim!
أنا قادمٌ للنيلِ منكَ بل أنا قادمٌ للنيلِ من كعكتكَـ

Bu doğru. Üçüncü kattayım. Ama sana Geliyorum.
أنا بالطابق ال وأنا قادمٌ إليك

Bu konuda şüphe yok Bayan, sizinle Geliyorum.
لا جدال في هذا يا سيدتي أنا قادمٌ معكِ

Bu konuda esneklik göstermiyorum. Ben de sizinle Geliyorum.
لا جدال في هذا يا سيدتي أنا قادمٌ معكِ

Bu akşam birkaç federal şerif beni tutuklamak için buraya gelecek.
زوجٌ مِن المباحث الفيدراليّة قادمٌ ليقبض عليّ اللّيلة.

gelecek hafta yemeğe kimler gelecek?
إذاً، من قادمٌ لتناول العشاء الإسبوع المقبل؟

Kupalardan gelecek bir çekim var ama kiraya gidecek ve yiyecek bakımından makarna ve mayonez haricinde her şey bitmek üzere.
هنالك شيكٌ قادمٌ من شركة الأكواب ولكنّ ذلك سيقوم بتغطية الإيجار وبعض الغذاء ليس لدينا شئٌ سوى المعكرونة والمايونيز

Bay Telly geliyormuş, 5 dakika içinde hazır olmalıyız
إنّه (تولي)، السيّد (تولي) قادمٌ يريد أن يجتمع كل من في الطابق بعد خمس دقائق

Ama ben... - Tabii ki geliyorsun.
بالتأكيد أنتَ قادمٌ معنا

Bu günün geleceğini biliyordum.
علمتُ أنّ هذا اليوم قادمٌ لامحالة.