| Queens'de polisken dört polis rüşvetten yakalandı. | Open Subtitles | عندما كنت شرطي مع 103 في كوينز, أربعة من رجال الشرطة قبض عليهم في رشوة. |
| Takım arkadaşlarından üçü yakalandı. | Open Subtitles | ثلاثة من المقاتلين الذين كانو معك قبض عليهم |
| New York'ta teröristler sahte FBI rozetleri taşırken yakalandı. | Open Subtitles | في نيويورك ,الارهابين الذين قبض عليهم كانواتقريبايحملونشاراتمزيفةلمكتب التحقيقاتالفيدرالية. |
| Legassik onları yakaladı. Sahile ulaşamadık. | Open Subtitles | ليجاسيك) قبض عليهم) لم نصل الى الشاطىء بعد |
| Ne yazık ki terör örgütüyle bağlantısı olduğu iddiasıyla tutulanıp işgence gören, polis tarafından göz altına alınan bir sürü masum Arap var. | Open Subtitles | مع الأسف هناك بعض العرب الأبرياء الذين قبض عليهم أو أخذوا بواسطة قوات عسكرية بزعم تواطئهم مع منظمات إرهابية |
| Onlar kalenin mutfağından kırıntılar çalarken Yakalandılar. | Open Subtitles | قبض عليهم وهم يسرقون . فتات الطعام من مطبخ القلعة |
| İtalyanlar Nelang dışında yakalandı. | Open Subtitles | الأيطاليون قبض عليهم خارج نينلاج. |
| General Hammond, adamlarım tarafından yakalandı. | Open Subtitles | جنرال هاموند قبض عليهم بالقوة |
| Ajanlar yakalandı. | Open Subtitles | العملاء قبض عليهم |
| - İki kişi yakalandı. | Open Subtitles | اثنين منا قبض عليهم |
| Onları yakaladı. Ambarda tutuyor. | Open Subtitles | قبض عليهم واسرهم في الحظيرة |
| - Giller onları yakaladı. | Open Subtitles | -جيلر) قبض عليهم) |
| Sanırsam yakaladı. | Open Subtitles | -أخال أنه قبض عليهم . |
| Ne yazık ki terör örgütüyle bağlantısı olduğu iddiasıyla tutulanıp işgence gören, polis tarafından göz altına alınan bir sürü masum Arap var. | Open Subtitles | أنا أسمعكم مع الأسف هناك بعض العرب الأبرياء الذين قبض عليهم أو أخذوا بواسطة قوات عسكرية |
| Amerikalı askerler tarafından Yakalandılar, Amerikalıları öldürmeye çalışırken. | TED | قد قبض عليهم بواسطة جنود أمريكيون , محاولين قتل أمريكيين . |
| Yakalandılar. | Open Subtitles | لكن هم قبض عليهم |