| Beyaz Saray'da iki yakın arkadaşımın istifasını kabul ettim, | Open Subtitles | قبلتُ استقالة اثنين من أقرب مساعدي في البيت الأبيض |
| Uzlaşma teklifini kabul ettim, Nicholas. Sen haklıydın. Yelken açacağım, bilirsin, yelken. | Open Subtitles | قبلتُ بعرضك، كنتَ محقاً، سأقوم برحلة إبحار |
| O kadar gerginim ki köpeğimi öptüm ve kız arkadaşıma pire banyosu yaptırdım. | Open Subtitles | أنا متوتر لدرجة أني قبلتُ كلبي وأعطيت صديقتي حمام براغيث |
| Unutma ki, ben senin ayak tabanını öptüm. | Open Subtitles | ولكن لا ننسى , لقد قبلتُ رجليكِ |
| Gözün aydın, Jesse Amca. Anlaşmayı kabul ediyorum. | Open Subtitles | أخبار جيدة ، خالي جيسي لقد قبلتُ الإتفاق |
| Tamam o zaman. Özrün kabul edildi. | Open Subtitles | حسناً إذاً، قبلتُ اعتذاركِ |
| Neden havalimanına birlikte gitmeyi kabul ettim ki? | Open Subtitles | لمـا قبلتُ بالذهـاب إلى المطـار مـع الجميع ؟ |
| Biraz önce başkan yardımcılığı teklifini kabul ettim. | Open Subtitles | لقد قبلتُ للتو عرضه بأن أكون نائبة الرئيس |
| O sirada Icra Kurulu Baskani degildim ama babam ölünce en büyük hissedar olarak bu sorumlulugu üstlenmeyi kabul ettim. | Open Subtitles | حسناً، أقصد، لمْ أكن المُديرة التنفيذيّة آنذاك، لكن بما أنّ والدي قد مات الآن، فلقد قبلتُ تلك المسؤوليّة كمُساهمة. |
| Kuzeyde bir pozisyonu kabul ettim. Körfez bölgesinde. | Open Subtitles | لقد قبلتُ منصباً في الشمال، منطقة الخليج. |
| Ben kabul ettim ama şartları sağlamadığını söylediler. | Open Subtitles | لذا قبلتُ بها ، لكنهم الآن .يقولون بأنها غيرُ مؤهلة |
| Senin inanılmayacak kadar yumuşak elini öptüm. | Open Subtitles | لقد قبلتُ يديك الناعمتين بشكل مستحيل |
| Başının üstünden öptüm. | Open Subtitles | لقد قبلتُ رأسك للتو |
| Ve sonra ... Göz kapaklarından öptüm. ... ve dudaklarımın altında kıpraştılar. | Open Subtitles | و بعدها قبلتُ جفونك |
| Sonra göğüslerini öptüm. | Open Subtitles | و بعد ذلك قبلتُ صدرك |
| Norveç'in yeni kralı görevini kabul ediyorum. | Open Subtitles | وأنا قد قبلتُ مهمّتي لأصبح .الملك الجديد على النرويج |
| Bu bir meydan okumaydı ama kabul ediyorum. | Open Subtitles | هذا نقاش قتالي, . ولكني قبلتُ التحدي |
| Tamam, kabul ediyorum. | Open Subtitles | قبلتُ بالوظيفة. |
| - Özrün kabul edildi. | Open Subtitles | قبلتُ اعتذارك. شكراً لك. |
| kabul edildi. | Open Subtitles | -حسناً، قبلتُ رهانك . |
| Bayan Page, bir parti davetini kabul ettiğimde kendimi bir sınavda bulmayı beklemem. | Open Subtitles | آنسة (بايج) إن قبلتُ تلبية دعوة إلى حفلة لا أتوقع أن أجد نفسي في مكان أقوم باختبار الأداء فيه |