| Ve bundan önce gösterdiğim, tabi ki, büyük oranda karmaşık bir şeydi. | TED | والدراجة التي أريتكم اياها من قبل .. هي مثال معقد جداً |
| Şimdi büyüklük yapıp onu yanlış şeyler yapmadan önce bırakabilirim. | Open Subtitles | الآن أنا يُمكنُ أَنْ أكُونَ الشخصَ الأكبرَ وكفالة قبل هي تَعمَلُ. |
| Öldürülmeden bir ay önce, saçlarını kestirmişti. | Open Subtitles | أي شهر قبل هي قُتِلتْ، هي قَطعتْهو كُلّ. |
| O cehennem çukuruna yollanmadan önce son birkaç günlerini nerede geçirecekleri kimin umrunda? | Open Subtitles | مَنْ إهتمَّ أين صَرفتْها الأيام القليلة الماضية قبل هي تُرسَلُ إلى الهاويةِ؟ |
| O kıllı zeytinci, kadını mahvetmeden önce Jackie Kennedy'nin tadına bakmış. | Open Subtitles | أتعرف , هو حصل على قطعة من جاكي كينيدي قبل هي تدنس من قبل ذلك المشعر آكل الزيتون |
| Şuradaki daha önce hiç restorana gitmemiş gibi görünen kadının seninle yemek yiyecek kişi olma ihtimali var mı? | Open Subtitles | -أهلًا . أيمكنني الافتراض أن المرأة التي تبدو وكأنّها لم تدخل مطعمًا من قبل هي من ستقابلينها على الغداء؟ |
| Fakat, o tek virüs değildir, dört çeşittir ve antikorlar oluşturmanıza neden olan koruma ve daha önce size bulaşan aynı virüse karşı sizi koruması esasında sizi diğer üç virüse karşı daha duyarlı yapar. | TED | لكن المرض لا يسببه فيروس واحد بل أربعة، ونفس الحماية التي تُزَوِّدُك بالأجسام المضادة وتحميك من نفس الفيروس الذي التقطَّه من قبل هي التي تجعلك أكثر حساسية للفيروسات الثلاثة الأخرى. |
| Bulunmadan önce Maya'nın nerede olduğunu öğrenmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | نَحتاجُ للإكتِشاف حيث My قبل هي إكتشفتْ. |
| Çünkü kızın ölümünden bir hafta önce, aşırı dozdan ölmüş. | Open Subtitles | هو أو دي 'دي a إسبوع قبل هي قُتِلتْ. |
| Bir çocuğun hayvanı öldüğü zaman yeni bir tane almadan önce bir yas süreci geçirmek zorundadır. | Open Subtitles | عندما a حيوان طفلِ الأليف يَمُوتُ، هي يَجِبُ أَنْ تَمْرَّ بها a عملية حزينة قبل هي يُمْكِنُ أَنْ واجهْ a حيوان أليف جديد. |
| Onu daha önce etrafta dolaşırken görmüştüm. | Open Subtitles | انا رأيتها من قبل هي تتبعني |