"قدر الامكان" - Translation from Arabic to Turkish

• Mümkün olduğunca
• mümkün olduğu kadar
• olabildiğince

Bu yüzden Mümkün olduğunca çabuk şekilde tüm kağıt stoğundan kurtulmak ister.
والذي سيطوره لإخراج اكبر قدر ممكن من الورق خارج هالمكتب قدر الامكان

"Yorum yok" tan ötesini söyleyebilene dek basından Mümkün olduğunca uzak duracağım.
انتظر، حتى يمكننا الرد على اي سؤال سأبتعد عن الصحافة قدر الامكان

Kare kare tasarlayarak, robotu Mümkün olduğunca zarif ve çekici yapmaya çalıştım.
لذلك ذهبت و صممت الاطار تلو الاخر في محاولة لصنع هذا الروبوت بحيث يكون ممتع و رشيق قدر الامكان

mümkün olduğu kadar çabuk ve saf bir biçimde bu konuma gelebildim.
استطعت أن أحضر نفسي لفعل ذلك بطريقة سريعة و نظيفة قدر الامكان

Bu yüzden, mümkün olduğu kadar çok odayı yalıtmamız gerekti.
.لهذا كان لابد أن نعزل الغرف قدر الامكان

Bu da, var olan altyapıyı olabildiğince kullanmamız gerektiği anlamına geliyor.
هذا يعنى استخدام البنية التحتية الموجوده قدر الامكان

Şehirden Mümkün olduğunca uzaklara gitmeliyiz
علينا بالابتعاد عن هذه المدينة قدر الامكان

Kendi adamlarımı olabildiğince avantajlı görmek isterim ama Mümkün olduğunca dürüst olmak prensibimdir.
بقدر ما أَحْبُّ رُؤية تقدّمِ رجالِي الا اننى عندى التزام لاكون صريح على قدر الامكان.

Hukuk departmanındaki çocuklara göre... yapılacak en iyi şey, suçunu itiraf edip... Mümkün olduğunca sessiz sedasız pazarlık ederek...
الاشخاص في قسم القضايا يعتقدون ان افضل شيء هو أن تعترف بالذنب, تعقد صفقه مع المدعي من اجل تهدئة الوضع قدر الامكان

Hazırlayacağım bu toz Mümkün olduğunca az acı çekmeni sağlayacak.
وهذا ما وعدت بفعله لكل الدخلاء هذا المسحوق الذى اعده يجب ان يجعله غير مؤلم قدر الامكان

Bir de bu deneyimi Mümkün olduğunca çok itibarlı yayınla paylaşmak gerek.
ومشاركة تجربتك مع صحيفة محترمة قدر الامكان

Mümkün olduğunca bunu düzenli olarak yapmaya çalışıyorum.
والذي احاول ان اقوم به بشكل اعتيادي قدر الامكان

Bu ofisi Mümkün olduğunca profesyonel göstermeliyiz.
حسناً ، علينا جعل هذا المكتب يبدو كـ محترفاً ، بـ قدر الامكان

İşleri mümkün olan en uzun süre boyunca Mümkün olduğunca normal tutmamızı istiyor.
يريدنا ان نبقي الامور طبيعية قدر الامكان لأطول فترة ممكنة

Mümkün olduğunca çocuklardan ve kalabalıktan bu hafta sonu uzak duralım.
دعنا نستمر بالقيادة فحسب اريد الابتعاد قدر الامكان عن الاطفال و الحشود

Tanrıya şükür. Etrafımda mümkün olduğu kadar desteğe ihtiyacım var.
شكراً يا الهي، احتاج إلى المزيد من القوة حولي قدر الامكان

San Miguel'den mümkün olduğu kadar uzaklaşın.
و ابتعدوا قدر الامكان عن سان ميجيل

Yolun sonuna kadar gidebilmesi için mümkün olduğu kadar kurmalıyız.
علينا ان نشحنها قدر الامكان. ارثر,الماء قادم!

Şimdi cidden mümkün olduğu kadar uzaklaş lütfen benden.
الان, بجد,ابتعدي قدر الامكان مني.

Dokuz daire de birbirinden farklı şekillerde, boyutları ve biçimleri farklı fakat olabildiğince yeşiller.
قد تم بناء تسع وحدات لتكون مختلفة، مختلفة الأحجام والأشكال، لكن كان من المفترض أن تكون خضراء قدر الامكان.