| yakın olmak istiyorlar, biraz yakın olduktan sonra esneyip uzaklaşmaları gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً, انهم يحبون ان يكونوا قريبين جداً, وبعد لحظة من كونهم قربين, يحتاجون للامتداد والهرب. |
| Olaya daha yakın olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نكون قربين من موقع العملية0 |
| - Ne kadar yakın olduğumuzu hatırlıyorsun. | Open Subtitles | هل تتذكر كم كنا قربين |
| Ben dokuz aylıkken bizimkiler buraya Seattle'dan gelmişler dayıma yakın olmak için. | Open Subtitles | ,عندما كُنْتُ بعمر تسعة أشهرٍ (أقاربى أتوا إلى هنا من (سياتل حتى يكونون قربين من خالى |
| Bay Fitz ile hala böyle yakın olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | أنا لم أدرك بأنكِ و أستاذ (فيتز) لا زلتم قربين جدّاً |