| Bir adam, zili çalmakta tereddüt ederek kapıda dikiliyordu. | TED | كان هناك رجل على الباب، يتردد في قرع الجرس |
| Tüm yapmam gereken zili calmak ve paralari almakti. | Open Subtitles | كل ما كان عليهم فعله هو قرع الجرس واخذ النقود |
| Çocuklar uyuyordur diye zili çalmak istemedim. | Open Subtitles | فكّرتُ بأنّ الصغيرين لا يزالا نائمين فلم أشأ قرع الجرس |
| Siktiğimin ziline basıp durmayın! | Open Subtitles | ! توقف عن قرع الجرس اللعين |
| Siktiğimin ziline basıp durmayın! | Open Subtitles | ! توقف عن قرع الجرس اللعين |
| Siktiğimin zilini çalıp durmayın, orospu çocukları! | Open Subtitles | توقف عن قرع الجرس اللعين ! يا أوغاد |
| Siktiğimin zilini çalıp durmayın, orospu çocukları! | Open Subtitles | توقف عن قرع الجرس اللعين ! يا أوغاد |
| Ya aniden çok kötü şekilde hastalanır da, uşakları çağırmak için zile bile uzanamayacak olursam? | Open Subtitles | لنفرض أصابتني نوبة مفاجئة بشكل مروع ولم أستطع قرع الجرس للخدم؟ |
| İçeriye zorla girmeden önce muhtemelen evde kimse var mı diye bakmak için zili çalmış. | Open Subtitles | لكنه نسي شيئأَ على الخارج على الأرجح قرع الجرس ليتأك إن كان هنالك أحد بالمنزل قبل اقتحامه |
| Tek yapmanız gereken zili üç defa çalmak ve acılarınız son bulur. | Open Subtitles | ويقلونكم ويعيدونكم إلي الباحة كل ما عليكم فعله هو قرع الجرس 3 مرات وسيزول ألمكم |
| Kahvaltım için zili çalmayı düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أكن أقصد قرع الجرس من أجل الإفطار. |
| Ve sen, bence, az önce zili çalan beyefendisin. | Open Subtitles | وأفهم أنك السيد الذي قرع الجرس هنا |
| Bir eve girdi, telefonu kullanmak için zili çaldı. | Open Subtitles | ذهب لمنزل قرع الجرس استعمل الهاتف |
| zili çalmanın da pek iyi olacağını sanmam. | Open Subtitles | لست أظن سيكون من المفيد قرع الجرس |
| - Bunu bir hayır olarak kabul ediyorum. - Hey, zili beklemedi! Adam zili beklemedi! | Open Subtitles | " سأفترض بأن هذا يعني " لا - هيه ، لقد بدأ قبل قرع الجرس ، لقد بدأ قبل قرع الجرس - |
| zile basabilirsiniz. Bu daha olağan bir şey. | Open Subtitles | بإمكانك قرع الجرس بلا ريب هذه أكثر تقليدية |