| Bir çeşit mezara benziyor, üstünde de bir hikaye var. | Open Subtitles | لوت يبدو وكأنه نوع من القبر، وهناك قصة على ذلك. |
| Hayatta olan şeyler etimizde bir hikaye bırakır. | Open Subtitles | ما يحدث لنا بالحياة يكتب قصة على لحم جسدنا |
| dedi. Ben bir filme baktığımda, aradığım(ız) şeyler şunlardır, senaryo katmanında bir hikaye ararız, sonrasında psikolojik katmanda bir hikaye ararız, sonra politik katmanda bir hikaye ararız, sonra da mitolojik katmanda bir hikayeye bakarız. | TED | ولهذا عندما أنظر إلى فيلم، إليكم ما نبحث عنه، نبحث عن قصة على مستوى الحبكة، ثم نبحث عن قصة على المستوى النفسي، ثم نبحث عن قصة على المستوى السياسي، ثم ننظر إلى قصة على المستوى الأسطوري. |
| O mağara duvarındaki bir hikaye sadece. | Open Subtitles | إنها فقط قصة على جدران الكهوف |
| Cinayetler üzerine bir hikaye yapıyorum. | Open Subtitles | أعد قصة على جرائم القتل |
| Her zamankinden havalı bir hikaye. | Open Subtitles | أروع قصة على الإطلاق |