| Ve tabii ki bir "başarı hikâyesi" olmak için de gelmedim. | Open Subtitles | وأنا متأكدة تماماً أنني لم أعد لأكون "قصة نجاح" أو ما شابه, أتعلمين؟ |
| Gerçek bir başarı hikâyesi. | Open Subtitles | قصة نجاح حقيقية. |
| Gerçek bir başarı hikâyesi. | Open Subtitles | قصة نجاح حقيقية. |
| Pek çok yönüyle, bu insan ırkının 12.000 yıl önce sahip olduğu tarımsal hedeflerin çok çok üzerinde olduğu bir başarı hikayesi. | TED | في عدة نواحي، هذه قصة نجاح عظيمة للحضارة الإنسانية، للفوائض الزراعية التي خططنا للوصول إليها منذ 12,000 سنة ماضية. |
| Burada gördüğünüz gerçekten büyük bir başarı hikayesi, çok fazla bilinmiyor ama inanılmaz bir ilerleme kaydediyoruz. | TED | وما تجده هو عبارة عن قصة نجاح هائلة حقا ليست معروفة بالشكل الكافي، أننا نحرز تقدما لا يصدق. |
| Birkaç ay önce, ünlü oldum zengin bir başarı öyküsü. | Open Subtitles | منذ اشهر قليلة كنت مشهورة ثرية قصة نجاح |
| Lütfen aç. Bize bir başarı hikâyesi lazım. | Open Subtitles | أرجوك ردي، نحتاج إلى قصة نجاح |
| - Bu bir başarı hikâyesi. | Open Subtitles | هذه قصة نجاح |
| Christopher'ın bu başarı hikayesi için kendimi övmüyorum ama ben kesinlikle onun yoldan çıkmaması için üzerime düşeni yaptım. | TED | لم أكن وراء قصة نجاح كريستوفر، ولكن من المؤكد أنني فعلت جُلّ ما أستطيع لارشاده للطريق المستقيم |
| Afrika'dan bir başarı hikayesi anlatmak için buradayım. | TED | أذن، أنا هنا لأخبركم عن قصة نجاح من أفريقيا |
| Avustralya'daki Büyük Set Resifi de bir başka başarı hikayesi. | TED | الحاجز المرجاني العظيم في أستراليا يُمثل قصة نجاح أخرى. |
| Olivia Pope, babasının başarı hikayesi mi? | Open Subtitles | هل أوليفيا بوب قصة نجاح أبيها ؟ |
| Evet, Jonas Morehouse, hakiki bir başarı hikayesi. | Open Subtitles | (آجل, (جوناس مورهاوس هو قصة نجاح |
| Hakikaten tam bir başarı öyküsü olurdunuz. | TED | فعلاً، ستكون قصة نجاح. |
| Bu bir başarı öyküsü değil mi sizce de? | TED | وهذه قصة نجاح حقاً |
| Akraba Gemisi için başka bir başarı öyküsü daha. | Open Subtitles | قصة نجاح أخرى لسفينة العلاقة. |