| Onu tekrar kafesine koyup, geri gönderebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | أعتقدت أنني يجب أن أحطم قفصها و اتركها تجري |
| Sadece fareyi kafesine geri koymak istiyorum. | Open Subtitles | إعادة تلك الحشرة إلى قفصها, هذا كل شيء |
| -Bakın hele, kimler kafesinden tüymüş. Fırsatını bulmuşken kaçmalıydınız. | Open Subtitles | حسناً ، حسناً ، أنظروا من التي خرجت من قفصها كان عليكما أن تركضا بعد أن واتتكما الفرصة |
| Ve bana denildiği gibi kafesinden kaçmadığı ortaya çıktı. | Open Subtitles | فليرحمه الله ، واتضح أنها لم تهرب من قفصها كما قيل لي |
| kafesini ya da tuvaleti kullanır, sifon da çekebilir, ...ama muhtemelen arada bir müdahale etmeniz gerekebilir. | Open Subtitles | ستستخدم قفصها أو المرحاض، ويمكنها تنظيفه بماء دافق لكنك ستدوسين شيئاً على الأرجح أحياناً |
| Günler erkenden yiterken, o, kafesinde kaçmayı iple çekiyordu. | Open Subtitles | وكما ماتت أيامها مبكراً تاقت للهرب من قفصها |
| Göğüs kafesine bak. | Open Subtitles | في الغالب انظري إلى قفصها الصدريّ |
| İşaret, kafesine sıçtı galiba. | Open Subtitles | أظن أن العلامة تغوطت في قفصها للتو. |
| Ama hayvanat bahçesi çalışanları hemen harekete geçti ve Petunia olarak bilinen gergedan tekrar kafesine kapatıldı. | Open Subtitles | لكن مسؤولي الحديقة تحركوا سريعاً وعادت (كتونيا) وحيدة القرن إلى قفصها |
| Rayna, onun göğüs kafesine doğru bir hissesini vurdu | Open Subtitles | سلامة؟ إن (رينا) أطلقت وتدًا اخترق قفصها الصدريّ يا (مات)! |
| Bülbülünü kızımızın kafesinden başka bir kafese, artık koyamayacak! | Open Subtitles | و لن يضع عندليبه الا في قفصها |
| Size normal gösterimi sunmayı umuyordum ama örümceğim, Madam Octa, kafesinden kaçmış ve hala kayıp. | Open Subtitles | تمنيت تأديه الدور المعتاد (ولكن عنكبوتي السيدة (أوكتا يبدو أنها هربت من قفصها وحالياً هي في عداد المفقودين |
| Birisi Hamilton'u kafesinden çıkarmış. | Open Subtitles | أحدهم أخرج (هاملتون) من قفصها |
| Göğüs kafesini yarmak için bıçağı sert bir şekilde ona saplamalısın. | Open Subtitles | عليك أن تطعنيها بقوة وتقصي قفصها الصدري كحركة المنشار |
| Göğüs kafesini mi ayırmış? | Open Subtitles | قام بفتح شق في قفصها الصدري؟ |
| Göğüs kafesini yerinden oynatmak istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون أن يكمشوا قفصها الصدري |
| Saat 6.15 itibariyle çocuklar yataklarında ve Maggie kafesinde. | Open Subtitles | 23سكيدو! تعلمينأنها6: 15، الطفلان فى سريريهما وماجى فى قفصها! |
| Minik kuşumuz kafesinde cıvıldıyor. | Open Subtitles | الطائرة الصغيرة تغني في قفصها. |
| Vallenwe'en kafesinde değildi. | Open Subtitles | و فالنوين لم تكن فى قفصها. |