| Şimdi bekle. Kurtarıcı'yı karanlığa çekmek için bana ihtiyacın olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | مهلاً، قلتَ أنّك تحتاجني لتوجيه المخلّصة إلى الظلام |
| Prensiplerin olduğunu söylemiştin. Sesimi asla çalmayacağını söylemiştin. | Open Subtitles | قلتَ أنّك ذو مبادئ ولن تسرق صوتي أبداً |
| Evet, iyi olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | نعم ، لقد قلتَ أنّك جيد |
| Âşık olduğunu söyledin. Zannedersem bir "bayan". | Open Subtitles | لقد قلتَ أنّك مُغرم فافترضتُ أنّها امرأة |
| Adadan gitmek için hepsine ihtiyacın olduğunu söyledin. | Open Subtitles | قلتَ أنّك تحتاجهم جميعاً للخروج من الجزيرة |
| Onun dairesine hiç gitmediğinizi söylemiştiniz. Geçen gece 7:35'de neredeydiniz? | Open Subtitles | قلتَ أنّك لم تكن في شقتها أين كنتَ في الليلة الماضية بالـ 7: |
| Geri geleceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتَ أنّك ستعود |
| Oldukça iyi bir hırsız olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلتَ أنّك كنتَ لصّاً بارعاً |
| Cerrah olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | ظننتُ أنّك قلتَ أنّك جرّاح |
| Çok uzun zamandır burada olduğunu söyledin. Karanlık Olan'ı diriltebilecek herhangi bir şey biliyor musun? | Open Subtitles | قلتَ أنّك أمضيت وقتاً طويلاً هنا أتعرف أيّ شيء عن استعادة القاتم؟ |
| Bıraktığımızda Profesör doğru ve yanlışa inandığınızı ve insanları incitmenin yanlış olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | لمّا توقّفنا حضرة البروفيسور، قلتَ أنّك تؤمن بالخطأ والصواب، ومن الخطأ أن تؤلم النّاس. |
| Kimin öldürdüğünü bulacağınızı söylemiştiniz ve buldunuz. | Open Subtitles | قلتَ أنّك ستعرف من فعل ذلك ولقد عرفته |
| Hemen dışarı geleceğini söylemiştin! | Open Subtitles | قلتَ أنّك ستخرجُ فوراً! |