| Partiye o kadar çok kişiyi davet ettim ki; ev dolup taşacak. | Open Subtitles | لقد قمت بدعوة الكثيرين لحفلى إنهم سوف يمتدون لخارج البيت |
| Henry'nin kızını da sormadan davet ettim. | Open Subtitles | لقد تجرأت و قمت بدعوة ابنة هنري للانضمام الينا |
| Bu akşam, bir kaç sanatçı arkadaşımı davet ettim. | Open Subtitles | لقد قمت بدعوة بعض الرفاق الفنانين هذا المساء |
| Bütün snowboard takımını mı davet ettin? | Open Subtitles | دافيد هل قمت بدعوة الفريق الأوليمبي للتزحلق على الجليد؟ |
| Ve sonra bütün aileni davet ettin en büyük pot kırıcıları... | Open Subtitles | وبعد ذلك, قمت بدعوة العائلة كلها في الهفوات بأكملها |
| Pekala, sana belki bunu daha erken söylemeliydim ama kulübeye bizimle gelmesi için birkaç kişi davet etmiş olabilirim. | Open Subtitles | حسن، ربما كان يجدر بي إخبارك بهذا مبكراً لكني قمت بدعوة بعض الأشخاص لمرافقتنا إلى الكوخ |
| Oh, eski arkadaşlarından birkaçını... seni tebrik etmesi için davet ettim sadece. | Open Subtitles | لقد قمت بدعوة بعض اصدقائك القدامى فحسب ليهنئوك |
| Kanada'nın her yerinden Scherbatskyler'i davet ettim ve hepsi kafadan kontak. | Open Subtitles | قمت بدعوة كل عائلة الشرباتسكي في كل انحاء كندا وهم مخبولين هوكي |
| Bende bakım evinden pek çok aile davet ettim. | Open Subtitles | لذا قمت بدعوة مجموعة من العائلات من الحضانة. |
| Akşam ağabeyimi bizimle yemeğe davet ettim. | Open Subtitles | إذن، لقد قمت بدعوة أخي على العشاء معنا هذه الليلة |
| Hatta sahte babasını bile davet ettim. | Open Subtitles | حتى انني قمت بدعوة ابوه المزور |
| Bana verdiğin listedeki herkesi davet ettim. | Open Subtitles | قمت بدعوة جميع من أعطيتني أسماؤهم |
| Hal böyleyken 2016'da John Derbyshire ve Charles Murray'i, nefret ettiğim ve katılmadığım fikirlerini aktarmaları için bir platform sağlayıp, dikkatimi vereceğimden son derece emin olarak okulumda konuşmaları için davet ettim. | TED | في عام 2016، قمت بدعوة "جون ديربيشر" و"شارلز موري" ليتحدثوا في مدرستي، مع العلم أني سأعطيهم منصة وأصغي إليهم ليقولوا أفكارًا أنا أرفضها. |
| Önümüzdeki Salı için Carl'ı yemeğe davet ettim. | Open Subtitles | لقد قمت بدعوة (كارل) ليحضر معنا الثلاثاء القادم |
| Lindsay'i davet ettim. | Open Subtitles | عدا هذا, لقد قمت بدعوة "ليندسي" |
| Ve ben de gittim Bay Herbert ı çağırdım ve bir kaç müşteriyi daha davet ettim. | Open Subtitles | (لذا قمت بدعوة السيد (هربرت وعدة زبائن آخرين إلى الحفلة في منزلنا؟ |
| Ateşli rahibeyi yemeğe davet ettim. | Open Subtitles | قمت بدعوة الراهبة (ماري)ذات السروال المثير إلى العشاء |
| Öyleyse neden benim tüm arkadaşlarımı davet ettin? | Open Subtitles | لماذا قمت بدعوة جميع اصدقائي؟ تعلمين بانني سأقيم حفلة في حانة السرطان |
| Marcel'i gösteriye davet ettin mi? | Open Subtitles | هل قمت بدعوة مارسيل الى العرض ؟ |
| Neden benimle olan buluşmana Lori Trager'ı da davet ettin? | Open Subtitles | لماذا قمت بدعوة (لوري ترايغر) إلى هنا إذا كنت تعرف أنك ستقابلني؟ |
| Pekala, belki ben, senin için birilerini davet etmiş olabilirim. | Open Subtitles | جيد، لذا، ربما قمت بدعوة شخص من أجلكـ. |