| Sadece kendi kuralların olduğu anlamına gelir. | Open Subtitles | هذا يعني فقط أن لديك كتاب قوانينك الخاص. |
| Öyle istediğin zaman karşıdan karşıya geçemezsin. Kendi kuralların mı var? | Open Subtitles | ماذا بك تقطع الشارع في اي وقت تريد , مخترعاً قوانينك الخاصة ؟ |
| İnsan kendi kurallarını ihlal edebilir. | Open Subtitles | أتعلمين، لا بأس عليكى إذا كسرت قوانينك الخاصة، يا ساره0 |
| Yakında, yaptıklarını haklı göstermek için kendi kurallarını koyacaksın. | Open Subtitles | وقريباً جداً, ستقوم بوضع قوانينك الخاصة فقط لتجيز افعالك |
| Sabahın körüydü ve çok yorgundum, hem ayrıca, hiçbir kuralını çiğnemediğini söyleyemezsin bana. | Open Subtitles | و لا يمكنك إخباري أنك لم تخترق قوانينك يمكنني، لم أفعل، و سأبقى كذلك |
| Anahtarlarımızı başkalarıyla paylaştığımızı mı düşünüyorsun? Bu kurallara aykırı. Senin kurallarına. | Open Subtitles | اتظن اننا نتشارك المفاتيح هذا مخالف للقوانين قوانينك انت فينسينت |
| kurallarından bir diğeri mi? Bütün bu kurallardan yorulmadın mı? | Open Subtitles | إنها ليست إحد قوانينك الا تعتقد أنك تشعر بالتعب منها |
| Senin evin, senin kuralların. | Open Subtitles | ما الذي يمكننا فعله الآن؟ منزلك .قوانينك |
| Boş ver. Kendi kuralların var, kendi oyununa göre oyna. | Open Subtitles | انسى.انت لديك قوانينك انت تلعب لعبتك |
| Burası senin evin, o yüzden senin kuralların. | Open Subtitles | هذا منزلك ولك الحق في وضع قوانينك |
| Buradaki kurallar, aynı zamanda senin de kuralların. | Open Subtitles | ان القوانين هنا هي قوانينك ايضاً |
| Haklısın. Senin kuralların. | Open Subtitles | حسنا,انت محق انها قوانينك |
| kurallarını benim için değiştirebilir misin? | Open Subtitles | هل تعتقدين انه يمكنك تغيير قوانينك بالنسبة لي ؟ |
| Gabe, aptal kurallarını söyle de oyuna başlayalım. | Open Subtitles | قل لنا قوانينك الغبية يا قيب حتى نستطيع اللعب |
| Gabe, bize şu saçma kurallarını söyle de biz de oyuna başlayabilelim. | Open Subtitles | قل لنا قوانينك الغبية يا قيب حتى نستطيع اللعب |
| İşte bu yüzden merhametin konusundaki kurallarını konuşabilir miyiz diye merak ettim. | Open Subtitles | و لذلك كنت أتسائل إن كان بإمكاننا مناقشة قوانينك حول المسامحة |
| O bir diş fırçası ve biliyorum ilişkiler hakkında ne kadar garip şey varsa hepsi sende de var ama bütün kurallarını kabul ediyorum. | Open Subtitles | إنها فرشاة أسنان وأعرف إنه لديك بعض الحساسيات الغريبة ضد العلاقات الحميمة، ولقد قبِلت بكل قوانينك |
| Bir kuralını çiğnediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | انا اسفة خرقت واحدا من قوانينك |
| Kendi kuralını çiğniyorsun. | Open Subtitles | لا تخرق قوانينك الخاصة قد تنقذ رجلاً واحد... |
| - Onu ben buldum. Bir gün kendi oyununu yaparsan herkes senin kurallarına uyar. | Open Subtitles | يمكنكَ أن تصنع لعبتك الخاصّة ذات يوم، و سيكون على الجميع اتّباعُ قوانينك |
| Stratejik harekâtların kurallarına aşina değilsem bağışla. | Open Subtitles | انا اسف لو لم, لو لم اكن مالوفا مع قوانينك الاستراتيجية. |
| Arkadaşın hafta sonuna kadar ölmüş olur. Bu da demek oluyor ki kurallarından birini çiğnedim. | Open Subtitles | صديقك سيموت بحلول نهاية الأسبوع، مما يعني أنّي خرقت أحد قوانينك. |
| Kendi ülken, başkasının ülkesi ya da kendi kişisel kurallar kitabın. | Open Subtitles | موطنك، موطن شخص آخر، أو كتاب قوانينك الخاص. |