| Gayet olgunca, aynı orta okuldaki gibi. | Open Subtitles | ذلك يدل على البلوغ تماماً كأيام الثانويه |
| Yine aylak bekarlar olacağız, tıpkı gençliğimizdeki gibi. | Open Subtitles | سنعود للعيش سوياً كأيام العزوبية مثلما فعلنا منذ زمن بحفل التخرج |
| Evet, tıpkı Eski zamanlardaki gibi değil mi Stone? Güzel isim. | Open Subtitles | نعم كأيام خوالي هاي أستون أسم جميل |
| Film seyretmek, içki içmek için. Geldiler. Eski zamanlardaki gibiydi. | Open Subtitles | ذهبوا لمشاهدة الأفلام, شربوا وأتوا, كانت كأيام الخوالي |
| Eski okul... bunu severim bilirsin. | Open Subtitles | كأيام الجامعة , لقد كنت أحب هذا |
| Tıpkı Eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | نتم الأمر كأيام الخوالي يا عزيزي |
| Her gün takvim gibi değişmelisin. | Open Subtitles | "عليك أن تغيرها كل يوم .. كأيام التقويم" |
| Jimmy, tıpkı lise gibi. | Open Subtitles | . جيمي, هذا يبدو كأيام الثانوية |
| Yavaş ama etkili- Tıpkı Eski zamanlardaki gibi. | Open Subtitles | إنه مقرف ولكن فعال... كأيام القدماء تماماً |
| -Eski günlerdeki gibi, Pablo. -Aynen öyle. | Open Subtitles | كأيام الماضي المجيدة يا بابلو - بالضبط - |
| Eski zamanlardaki gibi, değil mi? | Open Subtitles | كأيام زمان, أليس كذلك؟ |
| Üç Silahşor! Nick, Kurt ve Dale! Lisedeki gibi takılıyorsunuz. | Open Subtitles | الفرسان الثلاثة، (نيك)، (كيرت)، (دايل) يتسكّعون معاً كأيام الثانوية. |
| Eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | سيكون الأمر كأيام زمـان |
| Eski günler gibi değil. | Open Subtitles | ليس كأيام الخوالي. |
| Ivan Anatolivich Fontanov, Eski günlerdeki gibi. | Open Subtitles | (إيفان أنتالوفيتش فونتانوف)، كأيام الخواليّ |
| Eski günlerdeki gibi eğlenceli olacak. | Open Subtitles | سيكون ممتعاً، كأيام الخوالي. |