| Biraz önce "Çok Aç tırtıl"ı yedinci kez okuduk. | Open Subtitles | لقد قرأنا للتو قصة كاتربيلر الجائع للمرة السابعة |
| İlanlar heryerde. Sanırım tırtıl senin hakkında iyi düşünmüyor | Open Subtitles | الإعلانات في كلّ مكان لا بدّ أنّ (كاتربيلر) يريدك بشدّة |
| tırtıl ile bir anlaşma yaptım. Kafam söz konusu burada. | Open Subtitles | عقدت صفقةً مع (كاتربيلر) و رأسي اللعين على المحكّ |
| Ve kurbağa, tırtılı mahvetti. | Open Subtitles | ومارس الجنس على ضفدع كاتربيلر. هكتار. |
| Kurbağa tırtılı görmüş ve ona sormuş... | Open Subtitles | رأى الضفدع كاتربيلر وطلب... |
| Beni tırtıl'la başbaşa bırak. | Open Subtitles | ثمّ نسلّمه و أصبح متعادلاً مع (كاتربيلر) |
| tırtıl ile aramızdakileri çözdükten sonra, onu ziyaret etme vaktimiz geldi. | Open Subtitles | بعد أنْ تسوّي دَينك مع (كاتربيلر) يحين الوقت لزيارتها |
| Ve belki de haklısın. Bu şeyi tırtıl'a geri vermek, korkunç bir fikir olabilir. | Open Subtitles | ربّما كنتِ محقّة، إعادة هذا إلى (كاتربيلر) قد تكون فكرةً مريعة جدّاً |
| Meğer tırtıl'la aranızda gergin bir ilişki varmış. | Open Subtitles | اتّضح أنّك في مأزقٍ كبير مع (كاتربيلر = اليرقة) |
| Bazen tırtıl için ve... bazen sadece eğlenmek için. | Open Subtitles | أحياناً لصالح (كاتربيلر) و أحياناً للمتعة فقط |
| Umarım tırtıl kaybolduğunu farketmeden olur bu. | Open Subtitles | على أمل أنْ تفعل قبل أنْ يكتشف (كاتربيلر) اختفاءها |
| Sende değil,değil mi tırtıl. | Open Subtitles | ليس بحوزتك أليس كذلك (كاتربيلر)؟ |
| Sanırım tırtıl'la aynı nedenle, onu elinde tutuyor. | Open Subtitles | للسبب ذاته الذي لدى (كاتربيلر) |
| tırtıl'ı olaya katmamıza gerek yok. | Open Subtitles | لا ضرورة لإقحام (كاتربيلر) في هذا |