| Ve şunu hatırlıyorum, bir fuar dizaynını, John Maeda için yaptığım, ve Paristeki Cartier Vakfı için. | TED | وأتذكر ، تصميم لمعرض، صممته لجون ميدا، ولمؤسسه كارتييه في باريس. |
| Cartier açık olsaydı sana çok pahalı bir şey alırdım. | Open Subtitles | لو أنّ متجر "كارتييه" مفتوح الآن، لأبتعتُ لكِ شيئاً فخماً. |
| 1 altın Cartier, 1 altın bilezik, 1 çift, elmasla işlenmiş etek düğmesi, | Open Subtitles | كارتييه ذهبى سوار ذهبى زوج من أزرار تنورة مزينة مع الماس |
| Solomon da elmaslarını herkes gibi Cartier'den almış olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن سليمان إشترى ماساته من كارتييه مثلما يفعل الجميع |
| Cartier erkekleri ve oynadıkları oyunlar hakkında... 31 Mart 2008 | Open Subtitles | عندما نعود مزيدا من الاخبار عن ابن كارتييه وسلوكياته |
| Üzgünüm, Bayan Cartier. Sizi korkutmak istemedim. | Open Subtitles | آسف جداً، ياآنسة كارتييه أنا لَمْ أَقْصد إخافتك |
| Sanırım geceyi şehirde, Cartier suitinde geçirdi. | Open Subtitles | أَعتقد أنه أمضى الليلية في المدينة في جناحِ كارتييه |
| Sıradaki, 105 numara. Som gümüş Cartier hap kutusu. | Open Subtitles | التالية هي , القطعة مائة وخمس مشبك كارتييه ذو الفضة الأسترلينية |
| Cartier'ye gidip yüzüğü almalıyım. | Open Subtitles | لا بأس, يجب أن أذْهبُ إلى "كارتييه" لاستلام الخاتم |
| Onu Cartier'den çaldın. | Open Subtitles | أوه، هيه، هيه أنت سَرقتَ هذا مِنْ "كارتييه" |
| Annenin arabası Cartier'de çalındı. | Open Subtitles | سيارة أمّكِ سُرِقتْ مِنْ أمام محل "كارتييه" |
| Kuzenime Cartier yemek küpelerini verdin. Bana da titreşimli koltuğunu mu veriyorsun? | Open Subtitles | تعطي قريبتي اللعينة خوات ماسية من (كارتييه) و أنا كرسي هزاز ؟ |
| Desiree Cartier'yi esas varis olarak tayin etmekten başka seçeneğim kalmamıştır. | Open Subtitles | ونرشّح بموجب هذا (دزيري كارتييه) المستفيدة الأساسية كوصية على ممتلكات العائلة |
| Desiree Cartier'nin bu işle daha yakın bir ilgisi olduğundan şüphelendim. | Open Subtitles | وقد شككت ان (الراحلة (دزيري كارتييه كانت متورطة أكثر مما ظننا |
| Cartier mücevheri diyorum. | Open Subtitles | "بل أقصد لأجل متجر "كارتييه للساعات والمجوهرات |
| Boynunuza... veya buradan sarkan Ben, sizin bileğinize Cartier başka bir şey koymak istiyorum. | Open Subtitles | لم أكن لأضع اكثر من كارتييه حول رسغك حول رقبتك... |
| Cartier yarım saat içinde kapanacak. | Open Subtitles | "كارتييه" سيَغْلقُ بعد نصف سّاعة |
| Bazıları Cartier'nin vitrininden geldi. | Open Subtitles | نعم، بعض هذه القطع جاءت من نافذة محل (كارتييه) |
| Beni Bay Cartier zorladı. | Open Subtitles | السّيد (كارتييه) هو الذي جَعلَني أفعل هذا |
| Bay Cartier'den almaktan ve | Open Subtitles | كوصي على ممتلكات كارتييه |