| İşveren onları işe alırken kolaylık olsun diye, insanları seçip gruplamak için yaptığınız bir yatırım olarak. | TED | أي كاستثمار تقوم به لفرز وتصنيف الناس حتى يتسنى لأرباب العمل توظيفهم بسهولة أكبر. |
| Bunu geleceğe yatırım olarak düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | سيدي ، إن سمحت لي ، فكر بالأمر كاستثمار في التبذير |
| B-B-Babam bu evi 40 yıl önce yatırım olsun diye aldı. | Open Subtitles | والدي اشترى هذه الشقة كاستثمار قبل 40 عاما |
| Elmas aldığını söyledi. yatırım amaçlı olduklarını söyledi. | Open Subtitles | وقال انه اشترى الماس كاستثمار. |
| Bankalar bile sana tekin olmayan bir yatırım aracı olarak bakar. | Open Subtitles | ستنظر إليك المصارف كاستثمار غير آمن |
| Ayrıca zayıf bir yatırım fikridir. | Open Subtitles | إنها لا تعود بفائدة كبيرة كاستثمار. |
| yatırım olarak çocuğu da alırım. | Open Subtitles | انا حتى سآخذ الطفل كاستثمار |
| Sağlam bir yatırım gibi görünüyordu. | Open Subtitles | لقد بدا كاستثمار جيد |
| yatırım olarak. Yani, bence çok iyi olur. | Open Subtitles | كاستثمار أعني، إنه رائع |
| - Ama David bunu bir yatırım olarak düşünmelisin. | Open Subtitles | لكن يا (ديفيد)، عليك التفكير في هذا كاستثمار |
| - yatırım olarak diyorum. | Open Subtitles | تعلمين, كاستثمار |
| Bunu bir yatırım olarak görmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | عليكِ أن ترينه كاستثمار |
| Bay Carson'ın yatırım olarak bir yer alabiliriz ve belki de misafir evi veya kiralık olarak kullanırız gibi bir düşüncesi var. | Open Subtitles | خطرت للسيد (كارسن) فكرة أن نشتري منزلاً معاً كاستثمار وربما نديره كمنزل للضيافة أو نؤجره |
| Ama bunu bir yatırım olarak düşünmek isterim. | Open Subtitles | ولكن أرى أنها كاستثمار. |
| Çok da iyi bir yatırım aracı değilsin. - Ne? | Open Subtitles | - كاستثمار فأنت سيء للغاية |
| Bir yatırım aracı olarak sen berbatsın. - Ne dedin? | Open Subtitles | - كاستثمار فأنت سيء للغاية |
| Ailemden yatırım olarak orayı satın almalarını isteyeceğim. | Open Subtitles | -سأسأل والديّ لنشتريه كاستثمار . |
| - yatırım amacıyla. | Open Subtitles | - كاستثمار. |