| - ok gibi düz Charlie. - Düz mü Mac? | Open Subtitles | في خط مستقيم كالسهم,شارلي في خط مستقيم , ماك؟ |
| Fakat termodinamikte diğer herşey tersinebilir olduğundan, zaman değişmeden bir ok gibi ileri doğru hareket eder. | Open Subtitles | ولكن في الديناميكا الحرارية، بينما كل شيء أيضاً قابل للعكس، الزمن يسير قُدماً إلى الأمام، كالسهم. |
| Komik olan şey dışarıdayken dürüst bir adamdım, bir ok gibi düzgün. | Open Subtitles | الشىء المضحك هو ..انى كنت بالخارج أمينا مستقيما كالسهم |
| Bir ok kadar hızlıydı. | Open Subtitles | كانكبيرةجدا،وكانسريع كالسهم وقدمت صوت مثل الرعد ثم هز السماء والأرض، |
| Fakat gözlerim ok kadar keskindi.. | Open Subtitles | ولاكن كانت عيناي حادة كالسهم |
| ok gibi düz gitmek gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | هو قال اتجه مباشرة للامام كالسهم |
| Bu da aşağı ok gibi dümdüz inmeli. | Open Subtitles | ويجب أن يكون ذلك مباشرة كالسهم. |
| Şimdi, mermi gibi fırla ve ok gibi getir. | Open Subtitles | والأن سابق كالسهم وانطلق كالرصاصة |
| Balıkçıllar dalıyor ve ok gibi uçuyorlardı. | Open Subtitles | و الطيور ترفرف و تنقض كالسهم |
| Yapman gereken pff bang! Bir ok gibi dümdüz. | Open Subtitles | من خلالك، تكون مباشرة كالسهم |
| Güneşi umursamadan, yaydan fırlayan ok gibi, ölümün şehrine süzülüyor. | Open Subtitles | ... خلال ضوء الفجر الخافت ، انطلقت كالسهم المنطلق بأقصى سرعة ! حلّقت نحو مدينة الموت |
| Kelimelerini ok gibi kullan. | Open Subtitles | .ابقي كلامك صريحٌ كالسهم |
| "ve ok gibi fırlayıp gitti." | Open Subtitles | "وإنطلق كالسهم مسرعاً" |
| - ok gibi doğru olacağım Mel. | Open Subtitles | -مُستقيم كالسهم (ميل ) |
| Bir ok kadar düzgünsün. | Open Subtitles | إنها مستقيمة كالسهم |