| Kulağa ne kadar kötü geldiyse, cidden öyle kötü bir bölümdü. | Open Subtitles | إن كان يبدو أن هذا ممل فهو كذلك والحلقة كانت سيئة |
| Ve Sayın Başkan kötü bir ayrılık yaşadım, o yüzden ağırdan almalıyız. | Open Subtitles | و، سيدي الرئيس، أنها كانت سيئة تفكك. لذلك أنا بحاجة لاتخاذ هذا بطيئة. |
| Bana tadı Osso Buco gibi gelmedi. kötü bir Osso Buco'ydu. | Open Subtitles | لم أتذوق أيّ أوسو بوكو كانت سيئة |
| Baş antrenör olduğum ilk sezonlar berbattı ve birkaç yıl küstah koçluğuma katlandıktan sonra takımım, bir toplantı yapmak istedi. | TED | مواسمي الأولى كمديرة فنية كانت سيئة جداً، وبعد أن تحملوا أسلوبي الفظ في التدريب لعدة سنوات، دعاني الفريق لاجتماع. |
| Ve sonra sildim. Çünkü Berbatlardı. | Open Subtitles | ومسحتها لانها كانت سيئة |
| İyi değildi. İyi değildi. Gerçekten çok kötüydü. | Open Subtitles | ليست جيدة ليست جيدة، لقد كانت سيئة فعلاً |
| - Sana Nicola'nın kötü olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك انها كانت سيئة لا بل ادائك بالداخل |
| Kusura bakmayın, geciktik. Trafik korkunçtu. | Open Subtitles | متأسفين على التأخير حركة السير كانت سيئة. |
| Ne kadar kötü olursa olsun durum ortadaydı, kazanacağımızdan emindik. | Open Subtitles | مهما كانت سيئة حصلت هذه الحالة، كنت على يقين من أننا سنفوز. |
| İntihara teşebbüs edecek kadar kötü bir durumdaydı. | Open Subtitles | كانت سيئة بما يكفي لتحاول الإنتحار |
| Bu kötü bir kar fırtınasıydı. Sadece Mildew'i kazıp çıkarmamız bir haftamızı almıştı. | Open Subtitles | هذه كانت سيئة ، اتّخذ الأمر "أسابيع لإخراج "ميلتو |
| Dün kötü bir gece geçirdim ama peygamberlik taslayan birinin hayatıma karışması kadar kötü değildi! | Open Subtitles | -لا. أعرف أن الليلة الماضية كانت سيئة لكن ليس لدرجة تجعل جلسة الوعظ التي تخطط لها أمراً ضرورياً بأي شكل من الاشكال |
| Şu avokado sosu olayı kötü bir başlangıç oldu ama ben hariç herkes havalı bir şey yapıyor. | Open Subtitles | اسمعي، أعلم أن البداية كانت سيئة مع حادثة الـ"غواكامولي" لكن لدى كل شخص شيء رائع يفعله باستثنائي. |
| Evet haklısın, kötü bir karardı. | Open Subtitles | نعم ، لقد كانت سيئة بالفعل |
| Jess, senin kötü bir başlangıç yaptığımızı hissediyorum. Tamamen benim hatamdı. | Open Subtitles | جيس) ، ينتابني شعور بأن بدايتنا كانت سيئة) وهذا بسببي |
| Evet, filmler berbattı, seninki de dahil. | Open Subtitles | نعم , تلك الأفلام كانت سيئة. بما فيها فيلمك |
| Kızlar berbattı, müzik berbattı, her şeyi bok ettin. | Open Subtitles | الفتيات كانوا سيئين، والموسيقى كانت سيئة أنت غير مفيد في كل شيء |
| Şey, aslına bakılırsa son yarım saat gerçekten berbattı. | Open Subtitles | في الواقع ، النصف الساعة الماضية كانت سيئة جداً |
| Berbatlardı. | Open Subtitles | - كانت سيئة |
| Berbatlardı. | Open Subtitles | - كانت سيئة |
| İlk günler çok çok kötüydü. | Open Subtitles | واول الايام القليلة بعدها.. كانت سيئة |
| Oh, dostum... filmin sonu çok kötüydü. | Open Subtitles | يا رجل... نهاية ذلك الفيلم كانت سيئة جداً |
| Fikirlerinin kötü olduğunu biliyordum. Pekâlâ. Biz onunla oynayalım. | Open Subtitles | عرفت ان أفكارك كانت سيئة حسناً, سوف نتلاعب به |
| Aranızın kötü olduğunu, evliliğinin kötü gittiğini sen kendin söyledin. | Open Subtitles | لقد قُلت بنفسك أن الأمور كانت سيئة وأن زواجِك كان خطأ |
| Kabuslar yeterince korkunçtu zaten, şimdi de uyanıkken bunları görmek | Open Subtitles | هذه الكوابيس كانت سيئة بما فيه الكفاية والآن أرى أشياء وأنا مستيقظ؟ و تلك |
| Eleştiri kötü olursa, açılış gecesi kapanış gecesine dönüşür. | Open Subtitles | لو المراجعة كانت سيئة , حينها .ستكون ليلةُ الإفتتاح ليلة الإغلاق |