"كانت في" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşındaydı
        
    • yaşından
        
    • O da
        
    • vardı
        
    • içindeydi
        
    • 'ın
        
    • 'nin
        
    • deydi
        
    • daymış
        
    • 'daydı
        
    • aslında
        
    Ona rastladığımda 16 yaşındaydı, ve profesyonel dansçı olmak istiyordu. TED كانت في السادسة عشر من العمر عندما قابلتها العام السابق وكانت تطمح الي ان تصبح راقصه محترفه
    Geldiğinde dokuz yaşındaydı ve nöroloğu iki hafta daha yaşayabileceğini umuyordu. TED كانت في التاسعة من العمر وتوقع طبيبها للأعصاب أنها قد تعيش أسبوعين آخرين.
    14 yaşından 16 yaşına kadar satılmış. TED لقد تُوجر بها عندما كانت في 14 من عمرها إلى أن أصبح عمرها 16.
    O da acı çekiyor, ama belli etmiyorsa başka tabii. Open Subtitles الا اذا كانت في ألم ايضاً لكنها لا تظهر ذلك
    - Seni ânında tanıdım. Her yerde senin hikâyen vardı. Open Subtitles لقد تعرفت عليك في الحال فقصتك كانت في كل مكان
    Bunlarla ilgili bir şey söylemek ister misin? Demek istediğim bunlar ceketinin içindeydi. Open Subtitles هل تريدين ان تخبريني عن هذا لقد كانت في معطفك اللذي كنتي ترتدينه.
    Sanırım Brian'ın kardeşi güvenli evdeymiş ve biri bıçak yarasıyla onun evine gelmiş. Open Subtitles اعتقد ان شقيقة براين كانت في المنزل الامن و ظهر شخص ما مطعون
    Genç Minty'nin hayatı bir komşu dükkandaki işi ile sonsuza dek değişmişti. TED حياة الشابة منتي تغيرت للأبد حينما كانت في مهمة إلى متجر في الحي.
    Yee İngiltere'deydi, ancak geri dönmek için çok ısrar etti. Open Subtitles عمتك الثالثة عشر كانت في بريطانيا لكنها مصرة على الرجوع للصين
    Hayır, hayır.O söylediği gibi San Diego'daymış ama birilerini tutmuş olabilir Open Subtitles لا، لا، هي كانت في سان دياغو كما قالت ربما استأجرت شخص ما
    Hollywood'daydı. O zaman Los Angeles'ta miydin? Open Subtitles كانت في هوليوود هل كنت في لوس أنجيلوس حينها؟
    13 yaşındaydı, bir arkadaşımın kuzeniydi ve bana evleneceği adamla gelişigüzel tanıştığını söyledi. TED كانت في الثالثة عشر من عمرها، كانت صديقة ابنة عمي الصغيرة وقالت لي بعفوية أنها التقت بالرجل الذي ستتزوجه.
    Röportajı yaptığımızda neredeyse 80 yaşındaydı ve işte ikimiz oradayık ve hemen sorulara geçtim. TED كانت في الثمانين، تقريبا في يوم المقابلة ذاك. و ها نحن، أنا وهي، جالسين و بدأت أنا في طرح الأسئلة.
    Belinda ile tanıştığımda o 16 yaşındaydı. TED قابلت بليندا عندما كانت في السادسة عشرة.
    On yaşından beri her yaz oraya gidiyor. Open Subtitles نحن نرسلها في كل صيف منذ أن كانت في سن العاشرة
    Beş altı yaşından beri çalıyormuş. Open Subtitles انها تعزف منذ أن كانت في الخامسة أو السادسة
    Beş altı yaşından beri çalıyormuş. Open Subtitles إنها تعزف منذ أن كانت في الخامسة أو السادسة
    Vergiler birikmeye başlamıştı, O da evi satmak zorunda kalacaktı. Open Subtitles والضرائب كانت متراكمة وأنها كانت في طريقها إلى بيع المنزل.
    Bilesiniz diye söylüyorum, ben üniversite birinci sınıftım O da lise sondaydı. Open Subtitles لمعلوماتك، كنت طالباً في السنة الأولى وهي كانت في سنتها الأخيرة
    Bu tehlikeli melankoliyi yatıştıracak bir şeylere umutsuzca ihtiyacı vardı. Open Subtitles كانت في حاجة ماسة إلى شيء لتهدئة حزنها الخطير هذا
    Onu bulduğumda elinde bu vardı. Oldukça önemli göründü bana. Open Subtitles كانت في أثر هذه حين وجدتها، لذا بدت مهمة جدًا.
    Okul bir evin içindeydi, 100 kişiden fazla kişi küçük bir oturma odası içinde sıkıştırılmış. TED المدرسه كانت في بيت أكثر من 100 شخص كانوا ينحشرون في غرفة معيشه
    Üçüncü bölümden ikinci bölüme ise 90'ların ortalarında bir geçiş oldu ve 1990'ın ortalarından sonlarına doğru olan zamanda ise TED وتحولوا من الفصل الثالث التي كانت في الثمانيات الى الفصل الثاني في منتصف التسعينيات.
    Bu tarama camiden geldi. Ali'nin giysisindeki bir kağıt parçası. Open Subtitles هذه الصورة جائت من المسجد كانت في ملابس علي
    İlk seferi 1982'deydi, sahte bir intihar sahneledi ve kendisini terk etmeye niyetlenen ilk karısı Marie McCullough'u öldürdü. Open Subtitles المرة الأولى كانت في 1982 عندما زيف حقيقة إنتحاره من زوجته الأولى ماري ماكلوف الذي كان من الصعب محاولة تركه
    First Lady, Dirksen'daymış, biliyor muydun? Open Subtitles أكنتِ تعرفين ان السيدة الأولى كانت في ديركسين اليوم ؟
    Bu gece çocukların gecesi adamım, O Simon'daydı. Open Subtitles هذه لليله خروج الاولاد يا رجل هي كانت في سايمون
    Ama '90 ların ortasında kendimizi karakter ve yaratık tasarımı işiyle yalıtılmış halde buluverdik, aslında şirketi kurma amacımızda buydu. TED ولكننا تخلفنا عن هذا التقدم في منتصف التسعينات أي في تصميم المخلوقات والشخصيات والتي كانت في الأصل سبب تأسيس الشركة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more