| Evrenle ilgili bu görüş tarihte en uzun süre ayakta kalan görüşlerden biriydi. | Open Subtitles | هذه النظرة للكون كانت واحدة من أكثر المعتقدات رسوخاً على مدار تاريخ البشرية |
| Dünya çapında organize edilen en büyük protestolardan biriydi. | TED | لقد كانت واحدة من أكبر التظاهرات العالمية التي نظمت. |
| Sabah olunca arayacağını biliyordum ama o gece hayatımda geçirdiğim en üzgün ve en uzun gecelerden biriydi. | TED | كنت أعرف أنه سيتصل في الصباح، ولكن هذه الليلة كانت واحدة من أطول وأحلك أيام حياتي. |
| Ama size söyleyebileceğim şu var: Rwanda soykırımı, dünyanın basit bir şefkat duygusu alanındaki en büyük başarısızlıklardan biriydi. | TED | لكن يمكنني أن أقول لكم التالي: أن الإبادات الجماعية في رواندا كانت واحدة من أفشل التجارب الانسانية في مجرد التعاطف. |
| Onlardan biriyse onu hemen ortadan kaldırmalıyız! | Open Subtitles | إذا كانت واحدة منهم، يجب أن نتخلص منها الآن. |
| İlk başta, onlardan biri olduğunu düşündük ama sonra bizimle konuştu. | Open Subtitles | في البداية اعتقدنا بانها كانت واحدة منهم ،ولكنها تحدثت في البعد |
| Yalnızca çok az kişi nerede olduğumuzu biliyordu. Nilüfer de onlardan biriydi. | Open Subtitles | القليل فقط من يعلمون مكانى وهى كانت واحدة منهم, |
| New York'un ilk kadın avukatlarından biriydi. | Open Subtitles | كانت واحدة من أوّل النِساءِ المحاميون في ولاية نيويورك |
| Şu derin röportajlardan biriydi herhalde. | Open Subtitles | لا بد أنها كانت واحدة من المقابلات المعمقة |
| İlk ciddi davalarımdan biriydi. Hayatımın en zor anıydı. | Open Subtitles | كانت واحدة من قضايا الكبرى التى توليتها فى بداية حياتى وكان وقتاً عصيباً لى |
| Yılın en büyük hikâyelerinden biriydi. | Open Subtitles | كانت واحدة من أكبر القصص تلك السنة هناك. |
| Uzun zamandır geçirdiğim en iyi akşamlardan biriydi. | Open Subtitles | هذه كانت واحدة من أفضل السهرات التي عشتها منذ وقت طويل |
| Annen, Bay City'nin gördüğü en iyi polislerden biriydi. | Open Subtitles | أمّك كانت واحدة من أفضل شرطة الإسناد التي رأيتها هنا |
| Bu matematiğin en büyük kayıplarından biriydi. | Open Subtitles | كانت واحدة من أكبر خسائر الرياضيات. فقط عند مطلع القرن العشرين |
| Bayan Lotnick, 1969'daki baloda kaçırılan kurbanlardan biriydi ve bir şüpheli bulunmamıştı. | Open Subtitles | لقد كانت واحدة من الضحايا التى تم أختطافهم عام 69 بالرغم من ذلك لا يوجد أى مشتبه بهم |
| Dün gece hayatımdaki en muhteşem anlardan biriydi. | Open Subtitles | ليلة امس كانت واحدة من اجمل الليالي في حياتي |
| O bizden biriydi, ona güvendik ve bu hayatına mal oldu. | Open Subtitles | كانت واحدة منّا ، ووثقنا بها وها قد ماتت بسبب ذلك الشئ |
| Sonelerinden biriydi. | Open Subtitles | كانت واحدة من قصائدة ذات الأربعة عشر بيتاً. |
| Yeni filo araçlarımızdan biriydi. Oraya Kuveyt'ten yeni gitmişti. | Open Subtitles | لقد كانت واحدة من اسطولنا الجديد قادمة للتو من الكويت |
| Az önce kıçınızı kurtardım. Onlardan biriyse onu hemen ortadan kaldırmalıyız! | Open Subtitles | إذا كانت واحدة منهم، يجب أن نتخلص منها الآن. |
| Beyaz bir adam aniden beliriyor ve onun büyük-büyük-büyükbabasının köleleri olduğunu ve büyük-büyük-büyük-büyükannemizin o kölelerden biri olduğunu öğrendik. | TED | فظهر رجل أبيض اكتشفنا أن أسلافه كانوا يملكون عبيدًا، وأن جدتي الكبرى كانت واحدة منهم. |