| Sonu çok açıktı. Kendim de bulabilirdim. | Open Subtitles | النهاية كانت واضحة للغاية، كنت لأستنتجها بأي حال. |
| Gaz bulutundayken, her şey çok açıktı. | Open Subtitles | عندما كنا بالقرب من السُديم , كانت واضحة جداً لى |
| Ama görebilenler için işaretler çok açıktı. | Open Subtitles | لكن العلامات كانت واضحة لمن يرى، |
| Tobinlerle birlikte beni de perişan etmek istediği çok açık. | Open Subtitles | لقد كانت واضحة عندما ذكرت أنّها تريد الاطاحة بي مع عائلة توبن |
| İstediği şeyde gayet netti ve af için sana yalvarılacak bir şey olduğunu da sanmıyorum. | Open Subtitles | كانت واضحة بشأن ما أرادته ولا أعتقد أن له علاقة بالتوسل لعفوك. |
| Fakat, James Clark Maxwell adındaki İskoç bilim adamına göre, elektrik ve manyetizma arasındaki ilişki doğal olarak çok açıktı ve ikisinin bir tanımda birleşmesini gerektiriyordu. | Open Subtitles | لكن بالنسبه للعالم الأسكتلندى جيمس كلارك ماكسويل العلاقه بين الكهرباء والمغناطيسية كانت واضحة جداً فى الطبيعة أنها تتطلب توحيدا |
| Ama ima ettiği şey çok açıktı. | Open Subtitles | لكن التلميحات كانت واضحة تماماً |
| Cevabı çok açıktı. | Open Subtitles | . الإجابة كانت واضحة |
| Bakışı çok açıktı. | Open Subtitles | النظرة كانت واضحة |
| Röntgenlerim çok açıktı. | Open Subtitles | التحاليل كانت واضحة |
| Mesaj çok açıktı.. | Open Subtitles | الرسالة كانت واضحة |
| - Dilekçe çok açıktı. | Open Subtitles | العريضة كانت واضحة جدا |
| Sabine'in kehaneti çok açıktı. - O bebek hepimize ölüm getirecek. | Open Subtitles | سابين) البشيرة كانت واضحة) الطفل سينزل الموت علينا جميعًا |
| Söylediklerinde çok açıktı. | Open Subtitles | لقد كانت واضحة للغاية |
| Bay Guthrie'nin emirleri çok açıktı. | Open Subtitles | أوامر السيد (غوثري) كانت واضحة |
| Jody'nin görevi çok açıktı. | Open Subtitles | مهمة (جودي) كانت واضحة |
| O ne istediğini çok açık şekilde söyledi, ve çok...heyecanlı. | Open Subtitles | لقد كانت واضحة جدا فيما تريده ومتحمسة جدا |
| Müvekkilinin oğlu için üzgünüm ama mahkeme kararı çok açık yapabileceğim başka bir şey yok. | Open Subtitles | لدي عمل أقوم به. الآن, أنا آسفة لابن موكلتك, ولكن المحكمة كانت واضحة جدا, |
| Bilmem, bence gayet netti. | Open Subtitles | لا أعلم، إعنقدت أنها كانت واضحة جدًا |
| Açıklama gayet netti. | Open Subtitles | المكوّنات كانت واضحة |