| Bilimde, itibarınız her şey demek ve insanlar koridorlarda kıs kıs gülüyorlardı, bana bakıyorlardı, iğrenerek -- yakınımda olmaktan korkarak. | TED | في العلم، مصداقيتك هي كل شيء، والناس كانوا يضحكون في الممرات، ويحدقون فيّ، بنظرات اشمئزاز. يخشون الإقتراب مني. |
| İnlemelerime ve yaralarıma gülüyorlardı, cani köpek! | Open Subtitles | كانوا يضحكون وهم يضربوني ويسخرون من صرخاتي |
| İnlemelerime ve yaralarıma gülüyorlardı, cani köpek! | Open Subtitles | أوقفوه، أقبضوا عليه كانوا يضحكون وهم يضربونى يسخروا من صرخاتى |
| O kadar çok güldüler ki skeci bile bitiremediler. | Open Subtitles | كانوا يضحكون لدرجة أنهم عجزوا عن إنهاء المشهد الهزلي |
| Şu tavukçudan... bahsettiği zaman ona güldüler. | Open Subtitles | كانوا يضحكون عليه في المكتب عندما أخبرهم عن رجل الدجاج. |
| gülüyor ve şakalaşıyorduk. | Open Subtitles | كانوا يضحكون ويلقون النكات على بعضهم البعض |
| gülüyorlar çünkü orta-sağdan ortaya doğru çizin dedi, ve biraz karıştırdı. | TED | كانوا يضحكون لأن أحدهم قال أرسم من يمين المنتصف الى المنتصف، ثم بعدها خرب الموضوع |
| Daha sonra, başka bir kız yanına gelip ona güldüklerini ve sadece yağlarının nasıl sallandığını görmek için onu koşturduklarını söylemiş. | Open Subtitles | ولاحقاً،فتاة أخرى أتت إليه وقالت له أنهم كانوا يضحكون عليه وفقط أرادوا أن يروا دهونه تتهزهز |
| Onu dinliyorlardı. Söylediklerine gülüyorlardı. | Open Subtitles | كانوا ميأديين لهم جميعهم , كانوا يضحكون معه |
| Sana gülmüyorlardı hayatım. Seninle birlikte gülüyorlardı. | Open Subtitles | لم يكونوا يضحكون عليك يا عزيزي لقد كانوا يضحكون معك |
| gülüyorlardı, birbirlerini öpüyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يضحكون, يتحدّثون, يقبلون بعضهم البعض |
| Her zaman yaptıkları gibi sana gülüyorlardı. | Open Subtitles | لقد كانوا يضحكون عليك مثل ,أغلب الأوقات |
| Ölü bedeni taşırken bile gülüyorlardı sadece. | Open Subtitles | حتى وهم يقضون عليه كانوا يضحكون ؟ فقط يضحكون ... |
| Giderken kahkahalarla gülüyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يضحكون عندما تركوني |
| güldüler. | Open Subtitles | لكنهم كانوا يضحكون |
| - Daha önce de güldüler. | Open Subtitles | فيما مضى، كانوا يضحكون |
| - Daha önce de güldüler. | Open Subtitles | - كانوا يضحكون في السابق |
| Hepsi bana gülüyor be! - Onları öldürdüğüne emin misin, Roc? | Open Subtitles | هؤلاء الفئران كلهم كانوا يضحكون علي يا رجل |
| Bilim insanları, yemeden içmeden kesilip başka her şeye ilgisini yitiren o zavallı yaratığa gülüyorlar. | Open Subtitles | والعلماء, كانوا يضحكون على هذا المخلوق الصغير المسكين فيما يتجاهل الغذاء والماء ولا يفعل أي شيء آخر |
| - Hayır, bize güldüklerini söylemişti. | Open Subtitles | -لا, قالت أنهم كانوا يضحكون علينا |