"كان الظلام" - Translation from Arabic to Turkish

    • karanlıktı
        
    karanlıktı bayım ama o zamana kadar sizi fark ettiğimi düşünmüyorum. Open Subtitles كان الظلام دامس لكن لا اعتقد اني لمحتك في تلك اللحظه
    - Gördüğünüz gibi, zifiri karanlıktı... ve ben yarı uykudaydım, uyku ilacı almıştım çünkü camın kırılması ve alarm beni korkutmuştu Open Subtitles كان الظلام حالك وكنت نصف نائمة لأني تحت تأثير الأقراص وسمعت كسر الزجاج والإنذار
    Çok karanlıktı. Open Subtitles لقد كان الظلام حالكاً ولا يمكنني رؤية شيئ
    Olabilir. karanlıktı, tam göremedim. Open Subtitles محتمل ، لقد كان الظلام حالكاً لم أرى جيداً
    Kendimi savunmam gerekirse, çok karanlıktı ve adam da çok güzeldi. Open Subtitles في الدفاع عن بلدي، كان الظلام وكان الرجل جميلة جدا.
    Bebeğim, karanlıktı ve kadın erkeğin vücudu harikaydı. Open Subtitles حبيبتي كان الظلام دامساً وكان له أو لها جسم مثير
    Her şey çok ani oldu. Çok karanlıktı ve... Open Subtitles حسناً, لقد حدث ذلك سريعاً و لقد كان الظلام حالك
    karanlıktı.Ondan saklanıyordum.Daha sonra ondan kaçıyordum. Open Subtitles كان الظلام حالك ، وكنت أختبئ منه ثم جريت منه
    eve doğru arabayı sürerken hava karanlıktı. Open Subtitles كان الظلام قد حل عندما كنت أقود سيارتي على الطريق
    Merdivenlerden düşmüş. Çok karanlıktı. Open Subtitles لقد سقطت من أعلى السلالم كان الظلام حالك
    karanlıktı. Onun ışıklarını takip etmiştim. Open Subtitles فقد كان الظلام يخيم, وأتبعت أشارات ضوء سيارتها الخلفي
    Pekâlâ, karanlıktı, sarhoştum ve onu sen zannettim. Open Subtitles حسناً، كنت مخموراً و كان الظلام حالكاً، وإعتقدتها أنت
    Evet, karanlıktı ama eminim. Open Subtitles حسنا.كان الظلام ما زال موجودا لكن نعم انا واثقة
    Hayır. Hava karanlıktı ve adam çok yüksekteydi. Open Subtitles لا,لقد كان الظلام دامسا كما أنه كان عالي جدا
    Gece 23, hava karanlıktı, saklanabilirdi. Open Subtitles الساعة 11 مساء,كان الظلام قد حل كان لديه الغطاء
    Dün gece ay yoktu, yani çok karanlıktı. Open Subtitles لم يكن ثمّة قمر اللية الماضية , لذلك كان الظلام حالكاً
    Hayır, karanlıktı. Tek gördüğüm namludan çıkan mermi ışıklarıydı. Open Subtitles لا فقد كان الظلام دامسا كل مارأيته وميض فوهات البنادق
    Hayır, görmedim, efendim. Buraya geldiğimizde hava karanlıktı. Open Subtitles لا، لا، لم أكن، يا سيدي لا، كان الظلام معتماً عنما وصلنا هنا
    karanlıktı. Birisi içeri girmiş olabilir. Open Subtitles لقد كان الظلام حالكاً من الممكن أن يكون أي شخص هناك
    Çok karanlıktı. Ay yoktu. Open Subtitles لقد كان الظلام حالك لم يكن هناك قمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more