| Yüzyıl önce bu doğruydu ve gelecek yüzyıl için de böyle olacak. | Open Subtitles | هذا كان صحيحاً منذ 100 عام .وسيكون هكذا لـ 100 عام آخرى |
| Eski karım evliliğimiz sırasında ne kadar mutsuz olduğunu anlatırken söylediklerinin çoğu muhtemelen doğruydu. | Open Subtitles | عندما كانت زوجتى تتحدث عن مدى عدم سعدتها خلال زواجنا؟ معطم ما قالت كان صحيحاً |
| Ve Eğer bana güzel bir yer ayarlayacağın doğruysa, bu sefer ispatını isterim. | Open Subtitles | وإن كان صحيحاً أن لديك نقطة عاطفية لي هذه المرة أريد برهان |
| Eğer bu doğruysa, onun gizliliğini bozduk. | Open Subtitles | لو كان صحيحاً لقد كشفنا غطائه وترك لنا شاهد حي |
| Şu yanılmış olma, hakkında ne söylediysen, sen haklıydın, bu yanlış. | Open Subtitles | ما كنت تقوله قبل أن تسير الأمور بهذا الشكل الخاطىء كان صحيحاً , ما نقوم به خطأ |
| Yaptığın doğru muydu sence? | Open Subtitles | أتشعر بأن ذلك كان صحيحاً ؟ |
| doğru olsaydı, asla bu düşüncelerle hareket etmezdin. | Open Subtitles | و حتّى و لو كان صحيحاً لما تصرفت بتلك الأفكار |
| Yanılmadım. Söylediğim her şey doğruydu. Uygundu. | Open Subtitles | لم أكن مخطئاً، كل ما قلته كان صحيحاً كان أنيقاً |
| Onun dışında söylediği her şey doğruydu,... ..ve şimdi siz annemle çemberlerin içinde.. | Open Subtitles | كل ما قالته كان صحيحاً ..والآن انت تخوض احاديث سرية مع أمي |
| Tamam. Size dün Nakawara ile ilgili söylediğim her şey doğruydu. | Open Subtitles | كل ما اخبرتك به بالأمس عن ناكاوارا كان صحيحاً تماما |
| Problemi çözemedim, ama çözmeye çalışırken başka bir konuda gözlemde bulundum ve bu doğruydu. | Open Subtitles | بدون التوصل إلى ذلك لكن أثناء محاولة ذلك لاحظت أمراً آخر كان صحيحاً |
| Bunu okuyorsan, doktorun teşhisi doğruydu. | Open Subtitles | إذا كنتي تقرأي هذا فتشخيص الطبيبة كان صحيحاً |
| Ama kayıtta söylenen her şey doğruydu. | Open Subtitles | ولكن كل ما قاله على ذلك الشريط كان صحيحاً |
| doğruysa berbat bir utanç. | Open Subtitles | حسناً, من المحزن سماع ذالك ان كان صحيحاً. |
| Eğer bu doğruysa, isimleri nereden biliyordu? | Open Subtitles | وإذا كان صحيحاً كيف لها أن تعرف الأسماء؟ |
| Eğer bu doğruysa, neden zahmet edip bu ifadeyi versin ki? | Open Subtitles | إن كان صحيحاً فلماذا نتعب أنفسنا بتقديم هذا الإستبيان ؟ |
| Menü konusunda söylediklerinde haklıydın, biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلمين ، ما قلتيه عن قائمة الطعام كان صحيحاً. |
| haklıydın. Hakkımızda bütün söylediklerin. | Open Subtitles | كنتِ محقة كل ما قلتِه عنّا كان صحيحاً |
| Dün gece söylediklerinde haklıydın. | Open Subtitles | كل ما قلته ليلة البارحة كان صحيحاً |
| Bu çok ilginç olurdu, eğer doğru olsaydı. | Open Subtitles | حسناً ، هذا مثير للإهتمام ، لو كان صحيحاً |
| Şimdi seni görüyorum ve bana anlattığı her şey doğruymuş. | Open Subtitles | وأعتقد أن كل ما قالته كان صحيحاً بعد أن رأيتك الآن |