| Bu insanlar, toplulukları içindeki en becerikli, dayanıklı ve sorumlu insanlar. | TED | كان هؤلاء الناس هم الأكثر مقدرة و مرونة و أصحاب مسؤولية في مجتمعاتهم. |
| Ben ülkenin öbür tarafına gittim bu restoranlara bakmak için Bu insanlar kendi kazandıkları şans kurabiyeleri | TED | ذهبت إلى جميع أنحاء البلاد ، ابحث عن هذه المطاعم حيث كان هؤلاء الناس قد حصلوا على بسكويت الحظ. |
| Eğer Bu insanlar düşündüğümüz kadar güçlüyse, Başkan Yardımcısı hayatına karşılık onlara ne teklif etmiş olabilir? | Open Subtitles | أن كان هؤلاء الناس أقوياء مثلما يظن كلانا، مما يجعلني أشك أن كان نائب الرئيس قدمهم كبديل للسعر على رأسه |
| Bu insanlar seni açığa çıkarmak istiyorlarsa, o zaman yaptığın her şeyi izliyor olacaklar. | Open Subtitles | إذا كان هؤلاء الناس يحاولون فضحك فإنهم سيقومون بمراقبة كل شيء تفعله |
| Bu insanlar yanlış yola saptırılmış olabilirler, ama öldürücü bir kuvvetle karşılaşmalarını gerektirecek bir tehdit değillerdi. | Open Subtitles | الآن، ربما كان هؤلاء الناس مضللين لكنهم لم يكونوا يشكلون تهديداً هذا ما يلزم للإجتماع مع القوة المميته |
| Bu insanlar huzur bulmak istedi, benim çipim de onlara yardım ediyordu. | Open Subtitles | كان هؤلاء الناس بحاجة لقسط من الراحة وحسب، وكانت رقاقتي تساعدهم. |
| Bu insanlar söylediğiniz kadar kötüyse onları buradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | و إن كان هؤلاء الناس سيئون بالدرجة التي تظنونها فعلينا أنْ نخرجهما منْ هنا |
| Eğer Bu insanlar bana bunu yapabiliyorlarsa senin kurtulma şansın nedir ki? | Open Subtitles | إذا كان هؤلاء الناس بإمكانهم أن يفعلون هذا بي ما الفرصة التي تعتقدين أنها لديكِ؟ |
| Gitmek istiyorsan gideriz, sorun değil ama anne, Bu insanlar sadece gerçek olmayan bir şey yüzünden senin gibilerse belki de aslında senin gibi değillerdir. | Open Subtitles | لا بأس إذا كنتِ تريدين الذهاب إذا كان هؤلاء الناس يحبونك بسبب شيئ ليس حقيقي |
| Bu insanlar Tanrı'dan korkan topluluğumuz için bir veba gibiler. | Open Subtitles | كان هؤلاء الناس بمثابة الطاعون لمجتمعنا الذى يخشى الله |
| Evet. Bu insanlar sörfü gerçekten seviyorlarmış. | Open Subtitles | اجل اينما كان هؤلاء الناس فقد احبوا ركوب الامواج حقا |
| Birçoğumuz, kendim de dahil olmak üzere, uzaktan izlerken Bu insanlar kayaları delerken yavaş, acılı aşama kaydettiler. | TED | وبينما العديد منا -من ضمنهم أنا- شاهدنا عن بعد، كيف كان هؤلاء الناس يتقدمون ببطء، تقدم مؤلم عبر الصخور. |
| Benim problemim değil, Harry. Bu insanlar gitmek istemiyorsa, gitmeleri gerekmez. | Open Subtitles | "ليست مشكلتي " هاري إذا كان هؤلاء الناس لايريدون الذهاب فلا يتوجب عليهم الذهاب |
| Bu insanlar bunları benim için saklıyordu. | Open Subtitles | كان هؤلاء الناس يخفونه من أجلي |
| Bu insanlar sizi bekliyordu. | Open Subtitles | كان هؤلاء الناس بإنتظارك وهم جالسون هنا |
| Bu insanlar sizi uzun zamandır bekliyor. | Open Subtitles | كان هؤلاء الناس بإنتظارك منذ وقت طويل |
| Bu insanlar bir şeyler biliyormuş. | Open Subtitles | لقد كان هؤلاء الناس ذوي علم بالأمور |
| Savaş öncesi Bu insanlar sizin için neydi? | Open Subtitles | وماذا كان "هؤلاء الناس" بالنسبة لك قبل الحرب؟ |
| Bu insanlar kimdi? | Open Subtitles | من كان هؤلاء الناس ؟ |
| Bu insanlar tehlike içindeydi. | Open Subtitles | لقد كان هؤلاء الناس في خطر |