| İyice derine indim, değil mi Doktor? | Open Subtitles | لقد أصبحتُ خبيرة فى هذا, أليس كذلِك يا دكتورة؟ |
| Ya sen hangi cehenneme gidiyorsun? Onun ortağısın, değil mi? | Open Subtitles | أنّتَ شريكٌ لهُ ،أليسَ كذلِك أيُها اللعين ؟ |
| Ve tüm bunlar boşa geçen bi zaman değil | Open Subtitles | و إذا كان الأمرُ وارِداً، لذا فسيكون كل شيء في الخارجِ كذلِك |
| - Blöf yapıyorsun sandım. - Kahretsin, ben de öyle. | Open Subtitles | لقدّ أعّتقدتُ أنّكَ تُخادِعّنا - وأنا كذلِك يَارجُل صدِقّني - |
| Genç arkadaşlar, çoğunluğu Teksaslıydı, öyle değil mi? | Open Subtitles | أطفالٌ صغار, من "تكساس" في الغالبِ أليسَ كذلِك ؟ |
| - Olduğumuz durumu görebiliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | حول المشكلةُ التي تواجهُها هنا ، أليس كذلِك ؟ |
| Güzel oyun oluyor, değil mi? | Open Subtitles | إنّها لُعّبة رائِعة،أليس كذلِك ؟ |
| Sen 'Garip Yaratık'sın, değil mi? | Open Subtitles | تباً، أنّتَ المسّخ أليسَ كذلِك ؟ |
| Kaliforniyalı değilsiniz, değil mi? | Open Subtitles | أنت لست من كاليفورنيا , أليس كذلِك ؟ |
| Hey, kasabanın dışına çıkmıyoruz, değil mi? | Open Subtitles | نحنُ نُغادر البلدةَ , أليسَ كذلِك ؟ |
| Tabii. - Güzel, değil mi? | Open Subtitles | إنهُ جميل، أليس كذلِك ؟ |
| Florida'da timsahlar var, değil mi? | Open Subtitles | يوجد هُناك تماسيح في ( فلوريدا ) أليسَ كذلِك ؟ |
| İnsanlar böyle değil. Benden uzak dur. | Open Subtitles | الناس ليسَت كذلِك - ابتعِد عني - |
| - Evet ama saçların öyle değildi. | Open Subtitles | وشَعرُكَ لَم يكُن كذلِك |
| - öyle birşeydi ki sanki spor yapmıyorum diye beni deleceklerdi. | Open Subtitles | -لم يكن كذلِك -كان كالـ ... كان ممتلأً بخيبة الأمل اللاذعة لعدم ممارستي للرياضة؟ |
| öyle olmalı! | Open Subtitles | يجبُ أن يكونَ كذلِك |
| - Tabii, hiç oraya gitmedin mi? Hayır! | Open Subtitles | نعم، أنّتَ لمّ تذّهب إلى هُناكَ مِن قبل، أليس كذلِك ؟ |