| Altıncı kurşunu sembolik olarak kendisi için saklar. | Open Subtitles | والطلقة السادسة في المسدس يحتفظ بها كرمز لنفسه |
| Altinci kursunu sembolik olarak kendisi için saklar. | Open Subtitles | والطلقة السادسة في المسدس يحتفظ بها كرمز لنفسه |
| Bir kıza, birbirinize olan bağlılığınızın sembolü olarak, simgeni vermek demek. | Open Subtitles | عندما تَعطي رسائلَكَ إلى فتاة كرمز لكَ للإلتزام إلى أحدكما الآخر. |
| Canlı kırmızı renk size aşkın sembolü gibi geldi ama arkadaşınız savaşın sembolü olduğunu iddia ediyor. | TED | يظهر لك اللون الأحمر النابض بالحياة كرمز للحب، لكن صديقك مقتنع أنه رمز الحرب. |
| Dostluğumuzun küçük bir simgesi olarak size küçük bir hediye vermek istiyoruz. | Open Subtitles | ونود منحكم هدية صغيرة كرمز لصداقتنا |
| Bu lütfumu, minnettarlığımın bir göstergesi olarak almanı istiyorum. | Open Subtitles | أتمنى أن تأخذ هذا المعروف كرمز لامتناني بالجميل |
| Bir simge olarak bozulmaz sonsuz olabilirim. | Open Subtitles | كرمز استطيع ان اكون غير قابل للبلى استطيع ان اكون ابدي |
| Şah Jahan, karısına olan ölümsüz aşkının anıtı olarak Taj Mahal 'i inşa etti. | Open Subtitles | شاه جهان بنى تاج محل كرمز لحبه الخالد لزوجته |
| Robot tema parkı için sembol olarak bunun gibi bir şey kullansak nasıl olur? | Open Subtitles | ، لحديقة الألعاب الآلية ماذا لو إستخدمنا شيئاً كهذا كرمز ؟ |
| Aslında, Ronny'e Fatty'nin sembolik olarak tuttuğu topu vermek istiyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة، أود أن أهدي كرة السلة لروني التي يحملها فادي كرمز للعبور من الحارس |
| Altıncı kurşunu sembolik olarak kendisi için saklar. | Open Subtitles | والطلقة السادسة في المسدس يحتفظ بها كرمز لنفسه |
| Altıncı kurşunu sembolik olarak kendisi için sakladığını not et. | Open Subtitles | أكتبوا بإنه أحتفظ بالطلقة السادسة . . كرمز لنفسه |
| Altıncı kurşunu sembolik olarak kendisi için saklar. | Open Subtitles | والطلقة السادسة في المسدس يحتفظ بها كرمز لنفسه |
| Sanırım orkidi kadınlığın bir sembolü olarak gördüm. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد إني أرى قدح الشاي كرمز للأنوثة |
| Savaş tanrısı, ...bana bu kılıcı, onayının bir sembolü olarak verdin. | Open Subtitles | يا أله الحرب لقد أعطيتنى هذا السيف كرمز لتأييدك |
| O halde, bu yeni politik anlaşmanın sembolü olarak, hıristiyan olsun ya da olmasın, bütün dindar partiler için, hoşgörü politikasının süresini uzattıgımızı belirten bir bildiri yayınlayalım. | Open Subtitles | كرمز لهذه التسوية السياسية الجديدة، لنصدر مرسوماً يقرّ على سياسة التسامح |
| Bu yüzüğü, sana en derin aşkımın ve bağlılığımın sembolü olarak kabul et. | Open Subtitles | اقبل هذا الخاتم رجاءاً كرمز لحبي الشديد و المحبة |
| Bu yüzüğü, evliliğimizin simgesi olarak takıyorum. | Open Subtitles | أعطيكِ هذا الخاتم كرمز لزواجنا. |
| Sana verdiğimiz eğitimin simgesi olarak gör. | Open Subtitles | عامليه كرمز لمَ علمناه لكِ |
| Minnetimizin bir göstergesi olarak geminizin üzerine gönderdiğimiz iki güdümlü nükleer füzeden umarız memnun kalırsınız. | Open Subtitles | و كرمز لإمتناننا نأمل أن تستمتع بإثنان من صواريخنا النووية الذين أرسلناهم للتو لكى تلاقى مركبتكم |
| O bunu sakarlığımın bir göstergesi olarak algıladı. | Open Subtitles | لقد أخذته كرمز من الحماقة ... .. |
| Yeraltı dünyasıyla savaşmaya başlayacağınıza göre bu simge, değer verdiklerinizi intikamdan koruyacak bir kişilik olmalı. | Open Subtitles | افترض بانك سوف تواجه عالم الجريمه كرمز لحماية أولئك الذين تهتم بهم من الاعمال الانتقاميه |
| Şah Jahan, karısına olan ölümsüz aşkının anıtı olarak Taj Mahal 'i inşa etti. | Open Subtitles | شاه جهان بنى تاج محل كرمز لحبه الخالد لزوجته |
| Evim Brooklynn köprüsünden çok uzak değil, ve koltuk değnekleriyle yürüdüğüm bir buçuk sene o benim için bir sembol olmuştu. | TED | ان منزلي ليس بعيدا من جسر بروكلين واثناء تلك السنة والنصف التي قضيتها على العكازتين بدا لي هذا الجسر كرمز |