| Veya şu açıdan dersek, bu iş bir sosisi koridora atmak gibi birşey mi? | Open Subtitles | أو عند هذه النقطة ، هل ستكون كرمي قطعة هوت دوغ أسفل جسمك؟ |
| Bu, binlerce yüzü olan bir zar ile düşeş atmak için çabalamaya benziyor. | Open Subtitles | "إنه كرمي نردين بالرقمين "ستة لكن بنردٍ له آلاف الجوانب |
| Bir perdeye top atmak gibi. | Open Subtitles | انه كرمي الكرة باتجاه ستارة |
| Zavallı küçük çiftliğinizin benim cömertliğim olmaksızın varlığının son bulacağını aklınızdan çıkarmamalısınız. | Open Subtitles | لكن تذكري جيداً، أنه لولا كرمي لأختفت مزرعتكِ السخيفة من الوجود |
| Hem cömertliğim, hem de ahlaksızlığım hakkında... abartılı düşüncelere sahipsiniz. | Open Subtitles | أخشى أن يكون لديكِ فكرةمبالغفيها... . عن كلاً من كرمي ... |
| Cömert olmaya bile hazırdım ve siz cömertliğime hakaret ettiniz. | Open Subtitles | وأيضاً كنتُ مستعدّاً لأن أكون كريماً، ومِن ثم قمتي بإهانة كرمي. |
| Bir kamp ateşine napalm bombası atmak gibi. | Open Subtitles | كرمي النابالم على نار معسكر |
| cömertliğim, kendi hızda iyileşmenize izin verir. | Open Subtitles | كرمي يسمح لك أن تقضي فترة تعافيك بسرعتك |
| Ölümde bile sınırsız cömertliğim var. | Open Subtitles | -حتي في الموت كرمي غير محدود |
| cömertliğim karşılığında, Lucius Vorenus, | Open Subtitles | مقابل كرمي يا (لوسيس فورينس) |