| Dürüstçe söylemek gerekirse hâlâ bana karşı tamamen açık olmadığını hissediyorum. | Open Subtitles | يجب أن أخبركَ لا أزال أشعر بأنّكَ لستَ صريحاً معي كليّاً |
| Bu ise sanatın tamamen yeni bir şeklini keşfettiğimiz nokta, kulaklarımızın şu an duyamadığı bir müzik türü. | TED | وربما هذا هو التاريخ الذي سنكتشف فيه نوعاً آخرَ جديداً كليّاً من الفن، نوعاً جديداً من الموسيقى لم تسمعه أذن من قبل. |
| Bu büyük bağlantı demetinin bir zombide tamamen tahrip olduğunu varsayıyorum. | TED | أفترض أنّ حزمة الاتصالات الكبيرة هذه تالفة كليّاً في الزومبي |
| Bir zerrecik kadar olsa da dahi yeterli hızla bir nesneye çarptığında onu tamamen kullanılamaz hâle getirebilir. | TED | بقعةٌ من طلاء إذا انتقلت بالسّرعةِ المناسبة وأثّرت في تلكَ الأجسام فتجَعلُها عديمةَ الفائدةِ كليّاً. |
| kesinlikle inanıyorum çünkü Tanrı korusun ya bir konuşmayı ben yönlendirirsem! | Open Subtitles | أستطيع كليّاً لان الرب حرّم أنني يمكن أن أرتب المحادثة |
| Manikür, pedikür, komple ağda. | Open Subtitles | تشذيب أظافري، الإعتناء بأقدامي، تشميع جسدي كليّاً. |
| Şey, yani, o haklı, belli ki tamamen tüm değil, ama o ölmedi. | Open Subtitles | حسناً ، أعني أنها ليست بخير كليّاً ، لكنها ليست ميتة |
| Bakanlıktan onaylıdır. tamamen güvenli. | Open Subtitles | إنّه مرخّص من وزارة الأغذية . والعقاقير , إنّه كليّاً آمن |
| Fez'in Jackie ile olması tamamen mantıklı. | Open Subtitles | أعتقد يَجْعلُ إحساساً كليّاً التي فاس إنتهتْ بجاكي. |
| Serum olmadan, o bir geri çekilmenin içine girecek ve eğer onu hemen tedavi etmezsem bağışıklık sistemi kendini tamamen kapatacak. | Open Subtitles | بدون المصل ستتجه حالتها نحو التدهور و لو لم أقم بمعالجتها بسرعة جهاز مناعتها قد يتوقّف كليّاً |
| Sonuçta, eğer yan etkisi olursa, tamamen benim üzerime kalacaktır. | Open Subtitles | الخلاصة: إن كانت هناك أيّ مضاعفات, فأنا المسؤول كليّاً |
| Seni temin ederim ki, bu kartların sırası tamamen rastgeledir. | Open Subtitles | أؤكد لك ان ترتيب هذه البطاقات عشوائى كليّاً |
| Ciddileştiğimizde, tamamen sadık kaldım. | Open Subtitles | عندما كنّا في خصوصيّة كنتُ مخلصاً كليّاً |
| tamamen değiştikten sonra Albay beni bir tehdit olarak görecek, değil mi? | Open Subtitles | حالما أتغرير كليّاً سيراني العقيد تهديداً، أليس كذلك؟ |
| Eşcinsel hayatını benden tamamen gizledi. | Open Subtitles | كتم عنّي كليّاً أمر حياته المثليّة السريّة |
| Ama kocamı tamamen kaybetmeyi göze alamam. | Open Subtitles | كليّاً فقدانه مع أتعايش أن أستطيع لا ولكن |
| Orada yaşaman ya da ölmen tamamen sana kalır. | Open Subtitles | حياتكِ ومماتكِ هو أمرٌ يعودُ إليكِ كليّاً |
| Bir şey oldu. tamamen bir kazaydı. | Open Subtitles | هنالكٌ شيءٌ قد حدث لقد كان عبارة عن حادث، كليّاً |
| kesinlikle haklısın. kesinlikle haklısın. | Open Subtitles | تعرفين, أنتي محقة كليّاً أنتي محقة كليا |
| kesinlikle anlıyorum ve geldiğiniz için çok minnettarız. | Open Subtitles | أتفهمك كليّاً ونحن شاكرين جداً لحضورك |
| Henüz kimse yok ve zemin komple yok olmuş durumda. | Open Subtitles | "ليس هنالك أحداً حتى الآن، والطابق مُدمر كليّاً" |